KIZIM
Benim huzur kaynağım, benim yaşam sebebim
Damağım dilim, kızım; özümün sözü kızım
Dört kıtaya ulaştı, irfanımla edebim
İlayı kelimullah bize yol'du be kızım
Onurun sancağını örtü diye taşırdın
Çipe sokup aklını bütün bütün şaşırdın
Avrupaya dadanıp ahlâkını aşırdın
Oysa ki değerleri geçmez puldu be kızım
Perakende aşkların, sanki Nisan yağmuru
Yenmez oldu a kızım, ellerinin hamuru
Bak bulandı çirkefe, Adem'in pak çamuru
Havvanın ikliminde, güller soldu be kızım
Gezmenin adabını sınırlarını aştın
Sığamadın içine, kendi kabından taştın
Hayatın kulvarında kendince hep yavaştın
Sınırsız tenezzühün d/ensiz hol du kızım
Haçlının çürük ipi, tığında kanaviçe
Ona buna dağıtıp eylence oldun Piçe
Adını, kimliğini, kazıdın koca hiçe
Tarihe geçtin artık, olan oldu be kızım
Kendini teşhir tarzın ruhumda ağır yara
hava gibi yayıldı, küremize bu sara
En mahrem eşiğimiz, yol olmak ayaklara
yen içine gizlenen, kırık koldu be kızım
Sekeratta pişmanlık, tövbeye olmaz çare
Son sözde dökülenler, alazı siyah hare
Ederimiz en çorak topraktan iki kare
Sana son nasihatim, vadem doldu be kızım
Bizi sigaya çekip, kendileri sürünen
İlişen paçavrayla İpek gibi görünen
Cezb edici desendi, maharetle örünen
Ayakların altında basit çuldu be kızım
Helal daire geniş, keyfe kâfi gelirdi
Bu sınırı aşanlar, şaşıp şaşıp delirdi
Topyekün insanlıkta cinnet halı belirdi
Mebzulu rahmet ile, neşe bol du be kızım
Kayıt Tarihi : 30.6.2025 22:22:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!