Kıyamet
Karaçam ağacının gölgesindeyim,
Sırtımı ıslatır; soğuk, nemli yosun
Tüm perdelerin yakıldığı yerdeyim
En kirli cumasındayım ağustosun
Sağımda sinekler, ellerimde kürek
Kulağımda Trisagion İlahisi
Solumdan yükseliyor kudretli Güneş
Ona bile aldırış etmez kimisi
Kayıt Tarihi : 22.4.2024 16:03:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Karaçam ağacı iğne yapraklı olduğu için yosun tutmayan bir ağaçtır. Buna rağmen yosun olması, doğanın tersine işlediğine işarettir. Bu birçok dinde kıyamet alametidir. Perdeler, mahremiyeti, ahlâkı temsil eder. Kişiyle dış dünya arasında bir huduttur. Perdelerin yakılması, aslında ahlak kavramının bitmesini ifade eder. Bu da yine farklı inançlara göre başka bir kıyamet alametidir. Yine birçok dine göre, kıyamet cuma günü kopucaktır. Hatta islama göre, Mekke'nin cuma gününde ve akşam vaktinde kopacağı söylenir. Sinekler ve kürek sadece ölü bedenleri, ölümü temsilen eklenen bir detay. Trisagion İlahisi Hristiyanlık cenazelerinde evde veya cenaze töreninden önceki akşam Kilise'de söylenen ilahidir. Yine ölümü temsilen eklenmiştir. Ayrıca, sırtını yosuna dayayan birisi kuzeye bakıyor demektir ve kuzeye bakan birisinin solu, batı olucaktır. Güneş'in batıdan yükselmesi yine bildiğiniz üzere kıyamet alametidir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!