bil ki ben önce parmaklarını sevmiştim senin,
ağzının diyemediğini inleyen parmaklarını.
avuçlarımın içinde tıpkı ürkek bir güvercinin
kalp atışlarıyla habire titreyen parmaklarını.
kırmızı gelincik olurdun her görüşmemizde,
güzelliğinin sırrı sanıyordum utanmaklarını.
sanki kızıl bulutlar dolaşırdı da üzerimizde,
kızıla boyardı boynunu, yüzünü, yanaklarını.
müthiş tedirgin bakışların vardı, öyle derinden,
çağrıştıran titreşimli billur dağ kaynaklarını.
bir de süzülüşün vardı yılan gibi ellerimden
ve ısrarla kaçırman o aşka susuz dudaklarını.
hep öyle kalmışsın anılarımın aynalarında,
sen ömrümün en belalı, en erişilmez kadını!
özler, huşuyla sarılır, öperim hâlâ rüyalarımda
senin erkek eli değmemiş şahane bacaklarını.
Kayıt Tarihi : 23.9.2011 09:25:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!