Kimsenin suçu yok Şiiri - Murat Ülkü

Murat Ülkü
1302

ŞİİR


10

TAKİPÇİ

Kimsenin suçu yok

Kimsenin suçu yok, ne göğün ne de yerin,
Ne o kadim sözün, ne de boşa çıkan yemin.
Bu yolun çıkmaz olduğunu bilerek girdim içeri,
Elimde harita, gözümde sönmüş bir nehir feri.
Ne bir feryat yakışır, ne de kuru bir sitem,
Yıkılan her duvarda, imzası var bilinçli benim.

Ucu görünmeyen, yalnız bir dağ başıydı,
Yine de yürüdüm, kıl inceliği çizgide.
Biliyordum, bu aşkın sonu hep çetin bir kıştı,
Yine de yandım, o ayazda kalmış közde.
Şimdi yansıma, cam kırığı gibi ruhumu kesse de,
Faturası ağır, hesabı net, hilesi yok bu işte.

Ne yorgunluktan şikayetçiyim, ne de yeniden düşmekten,
Çünkü bu çukur, göz göre göre attığım adımdır.
O kaçınılmaz sona doğru ağır ağır yürümekten,
Aldığım ders; yeniden doğan ruhumun en saf tadıdır.
Ne yalan söylesinler, ne de gerçeği örtbas etsinler,
Tek bir kelime var, vicdanımın söylediği: Bu benimdir.

Şimdi oturup izlemek düşer sadece bu yıkımı,
Göğsümde fırtına, dışımda demir sükûnetle.
Bu enkazın adı: "Beklenmiş Son" benim için,
Yazdım kaderi kendi elimle, kırmızı mühürle.
Öyleyse susmalı, artık o azgın rüzgâr dinmeli,
Çünkü bu hikâyenin tek ve hakiki faili, benim.

Bundan sonra ne bir el beklerim, ne bir kurtuluş sesi,
Ne de boşa çıkan umutların ince hikâyesini.
Öğrendim ki, en büyük sığınak; içimde kurduğum sessizliktir,
Göz göre göre yürüdüğüm yolun, son ve tek çilesidir.
Bu yalnızlığın adı, ne terk ediliş ne uzak kayıp,
Bu, kendi kalbime diktiğim o yalçın kaidedir.

Geri dönüp bakmam artık, geçmişten medet ummam,
Dün ne kadar parlak olsa da, bugünü yakıp çalınan ışık.
Herkes kendi yolunda, ben kendi kayamı kucaklamışım,
Üstümde ne yük varsa, hepsi imzalı bir yazgı.
Eğer bu çıkmaz, benim en saf gerçeğim ise,
O zaman bu karanlık, benim ebedi seçilmiş yatağımdır.

Zaman, merhamet etmez, biliyorum, dize geldim,
Yüreğimin en dibine, o yakıcı dersi kazıdım.
Bu dik yokuş, bu kapanan kapı, bu son benim eserim,
Şimdi her yanığı, ateşle alın yazım diye imzaladım.
Ne bir başkasının omzu, ne de tutunacak bir dal,
Ayakta duruşum, bu haşin yalnızlığa verdiğim selamdır.

Çünkü bilirim; en sağlam kale, içimde kurulan,
Ve en büyük zafer, o yenilgiyi ta baştan kabullenendir.
Ben bu yolun çıkmaz olduğunu görerek girdim içeri,
Ve bu yüzdendir ki, kimsenin suçu yok, yalnızca benimdir.
Bu nihai kabulleniş, şimdi sonsuz bir güç verir bana,
Artık fırtınanın tam ortasında, çelik bir kararlılık var.

O çelik kararlılık, şimdi sonsuza dek sessiz bir limandır,
Artık ne fırtına korkutur, ne de o zehirli duman.
Çünkü bütün hatalar, benim seçtiğim her çıkmaz,
Ruhumu çelikleştiren o kutsal deneyimdir.
Ne kin kaldı geride, ne de gözden akan gözyaşı,
Bu yolda, huzurla yürüyorum; bu benim kendime en büyük armağanımdır.

Murat Ülkü
Kayıt Tarihi : 16.11.2025 17:45:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!