Kaç zaman önceydi gördüm yüzünü
Hatırlamıyorum
Ucuz sevgilerin asıldığı o ince ipte
Serili kaldı umutlarım
Ve sattılar aşkımı ucuz pazarlarda
Nice düş kırıkları vererek karşılığında
Doldurdular ar heybeme
Sen görmedin
Hep utandınız benden,
Benim utanacağım yerde
En günahkar olanınız attı üstelik
İlk taşı
İdam sehpaları kurduğunuz kapkara kalplerinizde
Boğazıma kadar saplanmış bir sevdayı,
Ben astım, dün gece sizden önce
Ben tükürdüm adınızı kaldırımlara
Hiç duymadınız
Karanlığın rahmine gömülürken gece,
Baharlara hasret büyüttüğümüz o çiçek
Soldu avuçlarımda
Bilmedi çetin mevsimleriniz
Öyle ki
Giyinirken Aşk ihramını yanık tenime
Ömrüm kabz olurken ellerinizde
Siz yamaladınız
Siz karaladınız kefenimi
Gözümün içine baka baka bir de
Kerbela çöllerinde
Kutsal bildiğim tüm düşlerimi
Sürgün verdim vahaya
Ve açtım ellerimi semaya
Üç damla yaş düştü,
Yıkandı kalbim
Arındı, meleklerin gözyaşlarıyla
Siz bilmediniz
Oysa, sizin yatacak tek yeriniz yoktu
Benim de yoktu
Bir meczup edası gibiydi hiçliğim
Hiçliğin, bir meczup gedası gibiydi şimdi
Aldım sırtıma ne varsa
Ve yokluğunun kıyılarına vuran kederli aşkımı
Dün gece ben gömdüm kimsesizler mezarlığına
Siz bilmediniz
Şimdi,
Zulamda hasret tenine
Hasır altı edilmiş bir sevda kadar yitik
Ve sahipsiz köpekler kadar rezil bir yaşamak var
Senden bana kalan
Şimdi
Bir zamanlar başımı yasladığım göğsünde
Anılar var, bıçaktan keskin, kılıçtan ince
Sustalı ölümler var
Bir başına, ter döken döşeklere
Şimdi
Gülüşünü çocukluğunda bırakmış
Yo yo, belki de hiç çocuk olmamış
Hiç sevilmemiş
Hiç okşanmamış
Sırtı hiç sıvazlanmamış
Her daim mız mız
Sarmaşıklar kadar arsız
Göçebe kuşlar kadar kararsız
Bir sevda var avuçlarında
İşte, onu da ben görmedim
Şimdi
Gökten bir yıldız kayar gibi
Işıklar tek tek söner gibi
Rüzgara serilmiş aşklar gibi
Döne döne düşüyor başıma
Sende biriktirdiğim her ne varsa
Eyy Aşka sağır, sevdaya dilsiz sevgili
Açma sakın bu gece pencereni
Kör kuyularda belediğim kaderlerimi
Salma karanlıklara bi daha
Bir derviş sabrıyla tutup çektiğim kederimi
Salma uçurumlara
Eyy Aşka kör, sevdaya ahraz sevgili
Ey alnımdaki yazgım
Boynumdaki urgan
Eyy kaburga kemiğinde bin yıldır saklandığım
Ey yüreklerin karardığı
Yaraların açıldığı
Anıların buruşturulup fırlatıldığı
Zifiri karanlık gümrüklerinizde satıldığımı
Söyleme kimseciklere
Söyleme sakın, dualarım duymasın
Duymasın Tanrılarınız
Silmesin sizi, kul defterinden
Özlem SABA
Kayıt Tarihi : 19.3.2025 23:21:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Özlem SABA’nın Şiir Kitapları; Münferit Aşklar, Aşk Kadından Öğrenilir, Beklenen Sevgiliye, Hoş Geldin Sevgilim, Beni Güzel Uğurla, Gül Bahçem, KertenKelebek Şiirler, Aşkımdan Vurdular, Gül Kurusu Ölümler
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!