Mana kim eyler irfân, hakîkat bahrinde nûr,
Her kelâm ol deryadan dökülür mâhî gibi sürûr.
Âdem gönlünde coşar, sînelerde cevher olur,
Her harf bir sırdır, özde cana girift bağ olur.
Cümle varlık, söze mecrâ, perçinlenir kemende,
Bütün varlık, kelâmda, bir akar yüce tende.
Âdem safında hüdâ, aşkına yâr olan,
Sır penceresinden bakar, nefsine hayran olan.
İrfan ki dil eyler beyan, özüyle cihânı döner,
Her nefes bir bakışta ebediyete kanat gerer.
Söz ki ululara lâyık, kelâmla bulur gücünü,
Göğün altında ses olur, yaratır vâr olan kün'ü.
Her söz bir damladır, gönülden akar serin,
Derviş dilinde tüter, aşk ateşiyle yenilenin.
Bir bakış, bir nefes olur, cihanı çeviren,
Ol sözüyle derviş-i sabır olur, ol sabra bürünen.
Ne zaman ki lisan söze döner, ruh-u hakikat başlar,
Her söz bin cana nur olur, gönülden süzülüp çağlar.
Mana, kalpten doğan ışık, irfan ile yoğrulur,
Kâinatın derûnunda hakîkatle buluşur.
Hakikatte zâhir, gözden gören gönüldür,
Bakan göz değil, bakan kalbin özüdür.
Ol ki ârif olmuş, her kelâm bir düğüm,
O düğümü çözen el, hakikatte serasker olur.
Söz dervişin yoludur, göz gönülün aynası,
Her harf dilin pınarı, her gönül aşkın aynası.
Söz ki mecrâ bulur gönülde, rûh dolup taşar,
Derviş gönlünde süzülür, irfan ile hemhâl olur.
Beşer kendi özünden kopmuş, âdemdir meğer,
Kelâm ona varlık olur, ol mecrâda her seher.
Bir damla kelâmdan taşar, sular coşar bahar olur,
Varlığın sır penceresi, derviş gönlünde nur olur.
Âlem ki söze muhtaç, o kelâm ki manadır,
Her harf, her hece gönülde bir irfan sanadır.
Sır ki dilde çözülür, gönülde akis bulur,
O akis ki manayı, aşk ile sarar durur.
Ve nihayet kelâm, bir damla nur olur cana,
Âdem olur cânân, her şey döner âyana.
Emrah, beşer özde, hakikatte insan olur,
Her kelâm bir vuslat, her vuslat bir nur olur.
***
Bu "Tefekkür Notu", Kur'an-ı Kerim'in aşağıdaki ayetlerine atıfta bulunur:
1- "Cümle varlık, söze mecrâ, perçinlenir kemende."
Rahman Suresi, 55:1-4: "Rahmân, Kur’an’ı öğretti. İnsanı yarattı. Ona beyanı öğretti."
2- "Âdem safında hüdâ, aşkına yâr olan."
Bakara Suresi, 2:31: "Allah, Âdem’e bütün isimleri öğretti..."
3- "Her söz bir damladır, gönülden akar serin."
İbrahim Suresi, 14:24-25: "Görmedin mi Allah nasıl bir misal verdi: Güzel bir söz, kökü yerde sabit, dalları gökte olan güzel bir ağaç gibidir."
4- "Hakikatte zâhir, gözden gören gönüldür."
Hac Suresi, 22:46: "Yeryüzünde dolaşmazlar mı ki, düşünecek kalpleri, işitecek kulakları olsun? Çünkü gerçek körlük, gözlerin kör olması değil, göğüslerdeki kalplerin kör olmasıdır."
5- "Söz ki ululara lâyık, kelâmla bulur gücünü."
Bakara Suresi, 2:2: "Bu, kendisinde şüphe olmayan bir kitaptır; muttakiler için hidayettir."
6- "Beşer kendi özünden kopmuş, Âdemdir meğer."
Şems Suresi, 91:7-8: "Nefse ve onu şekillendirene; sonra da ona hem kötülüğü hem de ondan sakınmayı ilham edene yemin olsun."
7- "Kelâm ona varlık olur, ol mecrâda her seher."
Al-i İmran Suresi, 3:190: "Göklerin ve yerin yaratılışında, gece ile gündüzün birbiri ardınca gelişinde akıl sahipleri için elbette ibretler vardır."
8- "Âlem ki söze muhtaç, o kelâm ki manadır."
Yasin Suresi, 36:82: "Bir şeyi dilediği zaman, O’nun emri sadece 'Ol!' demektir. O da hemen oluverir."
9- "Sır ki dilde çözülür, gönülde akis bulur."
Nur Suresi, 24:35: "Allah, göklerin ve yerin nurudur..."
10- "Her kelâm bir vuslat, her vuslat bir nur olur."
Bakara Suresi, 2:257: "Allah, iman edenlerin velisidir. Onları karanlıklardan aydınlığa çıkarır."
Kayıt Tarihi : 21.10.2024 16:39:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!