Keçilere Pastırma ³⁶
Eylülün sonuna doğru yağlanırdı
meşelerin yaprakları
Keçilere yeşil keser eşekle getirirdik
pastırmayı
Güneş görmeyen yerde samanlıkta
üs tüste katlar saklardık
Yemyeşil kururdu yapraklar
Karakışa kadar orda saklardık
Fırtına tipi kışın onlar keçilerin
sabah kahvaltısı olurdu
Adam boyu yağan kara saplardık
sabah beşini altısını
Babam onların üstüne süpürgeyle
turşu suyu serperdi
Ne de çok severlerdi beş dakikada
bitirirlerdi yaprakları
Keçiler ormana kadar karda
yayılmaya gider gelirdi
Çığanmış kar patika da tek
sıra halinde ip gibi
Paçaları püskül püskül kar
topu olur donar sallanırdı
Köpekler bile kurtcuydu kurtları
dağdan dağa aşırırdı
O zaman çok zordu köyün
kadınlarının kızların işleri
Bakır helkeleriyle hiç durmadan
pınardan su çekerlerdi
Asıla asıla uzardı bu kızların kolları
Çok çektiler doğrusu evi çeşmeye
yakın olan şanslıydı
Yaylada ne sürü kaldı ne de
kurdu kovalayan köpekler
Uzun kollu kızlarda yok
Tarihi oldu bakır helkeler
Pastırma kesende yok ölüp gitti
evde akıyor çeşmeler
Gürbüz 'üm mutlu muyduk dersin
şartlar çetindi değişti mevsimler,
Kayıt Tarihi : 16.4.2021 14:49:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!