Kayıp zamanın derin sessizliğinde,
Bir yankı sürer ruhumun kıyısında.
Gözlerimde solmuş eski bir anı,
Yaralı bir kuş gibi kanat çırpar hâlâ.
Unutulmuş düşlerin küllerinde,
Kırık saatler sayar geçip gidenleri.
Zaman, ince bir sis misali,
Sarar bedenimi, yavaşça eritirken.
Gölgeler dans eder belirsiz düşlerde,
Sessizliğin içinde kaybolan kelimeler.
Bir zamanlar hayatın melodisi olan,
Şimdi kırık bir şarkı gibi çalınır hâlâ.
Gecenin koynunda gizlenmiş gizem,
Ay ışığıyla örter geçmişin izini.
Sanki yitik bir şarkı yeniden çalar,
Kalbimin boş sokaklarında yankılanır.
Kayıp bir bahar kokusu gibi,
Rüzgârın ardında taşınan hüzün var.
Kırık düşlerin çiçek açtığı yerde,
Sessizlikle sarmaş dolaş anılar.
O kayıp zamanın anlattığı masal,
Hüzünle karışık tatlı bir rüya gibi.
Bir daha gelmeyen o eski günlere,
Hasretle dokunan sessiz bir el gibi.
Ve ben, zamanın derin kuyusunda,
Yankılanan o eski seslere tutunurum.
Bir adım ileri, iki adım geride,
Kayıp zamanın içinde kendi gölgemle.
Ahmet Nejat Alperen
Kayıt Tarihi : 18.5.2025 19:50:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!