Biz seninle el ele Güneş'e doğru yürüdük,
Sevgimiz öyle sıcaktı ki yanmadık, erimedik!
Dünya dar olmuştu gerçekten sevenlere,
Özendiler, âşıkları da peşimizden sürüdük.
Sevgim tükendiği an senden ışık aldım,
Gözünden yakamozların düştüğü denize daldım,
Sevdâ ateşini Promete'den çaldım,
Tek farkımız; esir sevdâlar içinde de hürdük'
Gösterişten uzaktık; sâde, yapmacıksız.
Bölüştük kuru ekmeği dertlere banıp azıksız.
Aşkı ucuza getirmekten yargılandık tanıksız,
Vuslat uğruna hapiste boşa çürüdük!
Kahramanca yürüdük rüzgârlara karşı,
Hâlis aşkı bulmak ümidiyle dolandık şu arşı,
Gençler beğendi bestelediğimiz marşı,
Marşların eşliğinde aşk rüzgârına doğru yürüdük.
Katıksız sevdâ bizimkisi; garip, fakir.
Bir o kadar dürüst, sâdıkâne, bulaştırmadık kir.
Aslında dünyanın en zenginiyiz; sen sultan, ben vezir,
Sevdâ ülkesinde tâc ü tahta büründük!
Kayıt Tarihi : 1.3.2007 10:06:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

TÜM YORUMLAR (1)