Karanlık Dehlizlerde

Sabit Süreyya Sirer
79

ŞİİR


2

TAKİPÇİ

Karanlık Dehlizlerde

Karanlık dehlizlerde yol aldım ben,
el yordamıyla,
parmak uçlarımda biriken acıları sayarak.
Bir labirentin içinde kaybolmuş gibiyim,
her köşesinde başka bir hayal kırıklığı,
her çıkmazında gözlerin…

Acımasızlığın ta kendisiydi kaderim.
Bir ana gibi sarıp sarmalamadı beni,
bir baba gibi korumadı düşlerimi,
kendi elleriyle itti uçurumlara.
Ve ben,
her seferinde tutunacak bir dal ararken,
bir diken saplandı avuçlarıma.

Mutluluk…
Evet, mutluluk çok uzaklarda şimdi.
Ne bir şehirde,
ne bir gökyüzünde,
ne de herhangi bir insanın gözlerinde.
Belki bir şarkının yarım kalmış notasında,
belki bir çocuğun gülüşünde,
ama asla bana dokunamayacak kadar uzak.

İsyan bayrakları açmışken yüreğim,
içimde bir devrim var,
ama silahlarım suskunluk.
Ne bağırabiliyorum,
ne susabiliyorum.
Her kelime boğazıma düğümlenmiş bir zincir,
her suskunluk,
yüreğimde patlamaya hazır bir bomba.

Korkusuz günahlarda o…
Ellerinde saklı bir cennet,
dudaklarında en eski yeminler.
Beni kendine çekiyor,
biliyorum,
ama bir uçurumun kenarında bekliyor beni.
Sevda buysa eğer,
ben çoktan ölmeyi göze aldım.

Hani çıldırasıya haykırır ya insan,
en çaresiz anında,
öyle bir yerdeyim şimdi.
Dağlara çıkıp bağırmak istiyorum,
denizlere düşüp haykırmak,
bulutlara anlatmak istiyorum seni.
Ama kelimeler yetmiyor,
sesim yetmiyor,
nefesim yetmiyor artık.

Bir adını söylemek yetiyor bazen,
her şey susuyor.
Bir adını söylemek yetiyor bazen,
ben tükeniyorum.
Ve sen bilmiyorsun,
ben her gün içimde bin kere ölürken
adınla yeniden doğuyorum.

Bu şehir kalabalık,
ama ben yokum burada.
İnsanlar konuşuyor, gülüyor, koşuyor,
ama ben,
ben kendi gölgeme bile yabancıyım.
Sokak lambaları bile bana bakmıyor artık,
gece bile beni terk ediyor sabahlara.

Ve biliyorum,
gözlerini kapatsan bile duyarsın içimdeki yangını.
Ben sustukça daha çok bağırıyorum sana.
Ben sustukça daha çok var oluyorsun içimde.
Bir ses, bir nefes, bir dokunuş kadar yakınsın,
ama dokunamıyorum.
Çünkü sen gökyüzünde bir yıldızsın,
ben yerin dibinde bir karanlık.

Gel,
kurtar bu dehlizlerden beni.
Ellerini uzat,
bir çocuk gibi koşayım sana,
bütün acılarımı, bütün yorgunluklarımı
arkamda bırakıp…
Ama gelmezsen,
bırak, kendi karanlığımda kaybolayım sessizce.
Çünkü ben zaten çoktan ölmüşüm,
sadece yaşıyormuş gibi yapan bir bedende.

Ve bir gün,
adını son kez fısıldayacağım rüzgâra.
O rüzgâr seni bulursa,
bil ki,
bir adam seni ölesiye sevdi
ve bir kadın yüzünden bütün dünyayı unuttu.

Sabit Süreyya Sirer
Kayıt Tarihi : 3.9.2025 10:00:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!