Ara karakter olmalıyım bir hayatta.
Bana katıl. Belki gülmekten.
Bir anı aralarken, bir karaktersiz yakarış gibi dilini parçalarken, öylesine durup bakarken yahut öylesine güzel bir geceye, omzuna dokunan ellerim olmalı elbette.
Son “ana” kadar bekleyen karakter olmalıyım.
Bana katıl. Katıksız yaşayalım.
Omurgalarına işleyip bir cinnetin, kargaların ses tellerine tüneyip (ki dünyanın en güzel sesi olabilir bir karga sesi sağır biri için) güzel şarkıların notaları arasında kaybolup da, işte o kulaklarının tıkanıklığının geçtiği anda, o son ana saklanıp, kulaklarında gezinmek, kulak zarınla sevişmek isterdim.
Hadi durma.
Her gün çocuklar öldürülüyor, karanlığın koyu bir buhar gibi çöktüğü sokaklarında, kalbimin. Ağzı süt kokanların boğazına yılanlar tünüyor. Barut kokuları beynimde geziniyor. Her gün çocuklar öldürülüyor bu sokaklarda ve kadınlar isyan ediyor çocuk gibi büyüttükleri sevgileri katledilirken, kalbimde. Bir tek o idam edebilir katillerimi, bir tek o bağışlayabilir beni. Alnımdan üç kere öp ve anlına koy beni, aydınlatmalıyım gecelerimi.
Sonra üstümüze düşen görevi yapalım. Üstümüze düşsün dünya. Biz ağırlı altında, ağırlığınca altın sayılabilecek salyalarımızı saçarak gülelim. Soluğa gerek yok. Nasıl olsa bedenimiz yaşıyor. Soluk almayalım. Vakit yok.
Yaklaş biraz.
Ara karakter olmalıyız bir hayatta.
Bana katıl.
Hayat devam etsin biz aralıksız sevişelim.
Ve son bulsun ucuz prodüksiyon hayatlarımız.
Birkan AkdoğanKayıt Tarihi : 4.3.2013 14:02:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!