Yağmurlu bir akşamüstü hüzün yağıyordu gönlüme
Sırılsıklam ıslanmıştı tüm umutlarım umutsuzca
Umut ederek kurulanmak istedim sevginin sıcaklığıyla
Buz gibi yalnızlık sardı dört bir yanımı, hasret kaldım sıcaklığına
Ruhumu çıkardım bedenimden, astım portmantoya
Devamlı hükmeden kalbimdi, yöneticiydi aklıma
İşkence yok dedim, hükümranlığın yok artık bu ana
Kalbime karşı savaşı kazandım ama sensiz bir hiç gibi kaldım ortalıkta
Nedensiz zannettiğim bir yalnızlık hissetmiştim, karamsarca
Sana ulaşana kadar sürekli bir sevgi aradım bu yolda
Devamlı tedirgin eden mutlu bir son arayışı içinde, sensizce
Yoluma çıkan hep yalnızlık oldu, sonumu bıraktım umutsuzluklara
Sürekli beni sevdi sevmediğim hüsranlar yalnızlıklarla
Benle beraber olmaktan mutlu oldular her ağladığımda
Gülümsediğim her an daha şiddetli yapıştılar yakama
Bir andı mutluluğum, o da gözlerine baktığım zaman yaşadığım bir ömürde
Nefes alışımı hissedemedim o an, unutmuştum yalnızlığımı da
Bir anda geride kalmıştı, yetişememişti sana baktığımda
Saniye değil salise bile olsa o an, gördüğüm en güzel resimdi gözlerin
Şimdi kapattın bana gözlerini, gezinmekteyim siyah yalnızlık resimlerimde
Buz gibi yalnızlığımda üşüdüğümde ellerini bulamıyorum yanımda
Gözlerinin parıltısına muhtaç olduğum karanlık gecelerimde
Göremiyorum bir an bile olsun o en güzel resim olan gözlerini
Artık ne ellerin var ne de gözlerin, yakınındaki uzaklardayım
Kayboldum kimsenin bulamayacağı yalnızlık kuyularının en dibinde.
Kayıt Tarihi : 8.7.2007 23:03:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

TÜM YORUMLAR (1)