Kankardeşlerin Türküsü Şiiri - Faruk Kur ...

"Kuvâyi Milliye Destanı"na saygıyla...

"Padişahım çok yaşa" dedi genç adam.
Dediği oldu,
Padişahı çok yaşadı kendinden.
Solmuş yüzünde kederli bir tebessüm
Anzavur'un yanında vurulup düştüğünde
Hendek'li Samet
İki çocuk babasıydı:
Küçüğün haberini yeni almıştı.
Şükür karısı doğumda ölmemişti.
Kan kardeşi Hasan İnönü siperlerinde Çavuştu
İsgalci Palikaryayla ölümüne vuruştu.

Ölmedi Hasan:
"Borcunuz yaşamaktır demişti kumandan
cennet bekleyebilirdi şimdilik
Düşman kavi fakat Allah büyüktü."
Yaşadı kumandanı Paşa'dan uzun.
Kahrı büyük güzel hayat
Çekilmeye değerdi...
Kalbinde yavuklusunun mendili
Koştu Sakarya'dan İzmir'e kadar.
.....
Bir cigara sardı Kordon'da
Bir denize bir de göklere baktı:
"Hu!" dedi, "Hak hu!".
Çayına şeker edip dumanı çekti içine:
Soludu derin derin denizin kokusunu.
Ne zaman hissetmişti en son ölüm korkusunu
Düşündü çıkaramadı, çekti bir fırt yeniden.
-"Paşa'nın hürriyet dediği aha da bu
Zehiri bal eyliyor fukara ciger.
Rakıyı da düğünde inşallah"...
Mendili kokladı,koydu kalbine.
Ceng etmiş ve hak etmişti sulhu
Okudu şehitlere iki elham üç kulhu..
.......
"Kan kardeşim Samet
Niye gelmez gardaşını görmeye
Nerde kaldı bu alçak
Nerdeyse gün batacak?"
Soğuk bir rüzgar esti odada
Eğdiği başını kaldırdı Samet'in küçüğü
Yutkundu,yerin yarılmasını bekledi o an:
"Anzavur melununa uyduydu ağam"...
"Ne uyması" dedi muhtar,kesti sözünü.
"Tövbeler olsun zorla götürmüşler
yaka paça kime denk gele..."
"Zorla ya..." dedi hazîrun hep birlikte.
Sustu,sustu ve koptu mekândan
Bir türkü döküldü dudaklarından;
"İstanbul'un etirafi meteris,meteris
Üç gardaşız bir orduya yeteriz."
Yüreğini göğe açıp gözyaşlarıyla
Bir fatiha gönderdi gardaşcağızına.
....
Samet'i bir daha konuşmadılar,
Omerta yasası oldu köyün.
...
Derler ki;"ne yaman adamdı Hasan Çavuş
Hoca Kur'an okurken başında,
"Bir orduya yeteriz ya Resulullah" demiş son nefesinde.
Kartal gibi kükreyip güvercin gibi uçmuş.