Kaldırım Şiiri - Oğuz Toy

Oğuz Toy
47

ŞİİR


6

TAKİPÇİ

Kaldırım

İntiharla cebelleşen genç yaslamıştı paslı sırtını kapkalın duvara
Duvar soğuk duvar genç oturduğundan beri ısınmamış
Dikkatimi celbeden bu olay demek doğru olmaz
Donakaldım duvarın sabrına karşı
Oturdum yanına yoktu aklımda bir jilet
Kaldırımda ısınmamıştı elbet
Kalpler buz kaskatı
Ben titrek ceylandım o serzenişteki
Genç çoktan aşmıştı dereyi

Yavrusunu kaybetmiş ceylanlar gibi
Umursamıyordu aslanları
Korkusuzluk yüceliğini mi kazanmıştı
Bıkkınlık mı bu intihar akşamları
Sokak lambası sarı
Duvarlar olsun kalplerle dolu
Kalpler aşabilir mi içerisindeki duvarları

Eller kanar hep
Duvar serttir neticesinde
Ama ne de çok sabırlıdır
Sabrı harcından
Sıcağın altında divane olan işçiden
Ve evine götüremediği ikinci bir ekmekten
Lamba sabırsız ama
Sönüp duruyor
Sonra insanlar neden belediyelere çemkiriyor

Neyse oturunca ceylanım içimdeki
Sarageldi yavrusuna özlemle
Başladım konuşmaya
Aklımda yine bir jilet yok
Tek düşündüğüm
Yıllardır sürdürdüğüm bu ritüelde
Bir gencin hızlı gelişi buralara
Üstelik öyle kaçış falan değil bu tanırım
Yok bir mektup bir esame
Tek bıraktığı bir şiir geride kalan
Çünkü yürür gider insan ardından

Böyledir işte
Sen sözler dökersin kalpler içersin
Ceylan susar yer yatar
Sonunda ceylan ölünce hayvanlar ölmesin
Bir genç göçünce cesedi haftalarca bilinmesin
Biri tiksinene kadar kokusundan
Zaten insan ölmüyor ki artık
Ceset ölüyor dünya mezbane

Yaklaştım ve dedim ki
Na-nasıl?
Soğuktu tabi söyleyemedim kelimeleri
Ama genç gençti kavrardı
Rüyalarımda tekrar yaşardı
Baktı duvara
Yine o zulmün tetikçisi elektrik kutusu
Gözler kuruyunca olurdu namlu
Belirişini bile üzerdi fikrimce
Ama namlu ceset biriktirmez
Bu tetiğin insafına kalmış bir yeti
Genç bilmez ceset hiç bilmez
Ceylan olaydan bihaber
Sabah uykudan bi uyanıver
Sonra anla namluların ıslaklığını imsak vakti
Kanlı yorgun uykusuz perişan müşkülpesent

Ve artık bilek değil gözlerde prangabent
Ayrıca sünülmüş nefes ciğer değil derbent
Kement de denemiş genç anasınındır o tülbent

Söz bitecek olursa kazanan kim olur
Ben savaştım diye genci sevemez miyim
Genç intiharlarını kaybeder mi sevgimde
Yarışsaydık buna dair kazananı belirler miydi tanrı

Aklım, ne de olsa dinlenmem yankıları
Genç çevirmiş namluyu duygusuz-israilli-
Ben daha namlular biriktiremedim tanrım
Bilemedim
Kan çıkmazdı
Bilinmezdi yahut
Gerçi ne zaman çevrilseler bana
Yönelişim kurtuluş olurdu
Çok anlatırdım yahut
Bırakırdım tezatlığıyla insanı sükunun

Başka şansın yok paçavra ceset
Son vazgeçiş surunu üfleyince
Gülümserdi hep gençler
Kalkarlardı giderlerdi

Ama daha yorgun gülümsenilmemiştir
Açmışken papatyası
Ve bana bakması
Namluları ateşkese boğan
Beyaz bayrağı iyi niyetiyle sunan
Bir jenerik
Ancak
Veya anacak
Ancak ve ancak sarpılabilirdi
Dağıldı
Şeytanlar beraber kartlarda karıldı
Soğuk duvarlar sokak lambaları
Kimsesizlere sarıldı
Ve içteki nar ile oynaşıldı
Nar yara dayanamadı yarıldı
Son söz ne ise de
Bilsin ki ölüm çoktan darıldı

Oğuz Toy
Kayıt Tarihi : 6.12.2023 21:53:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!