Kalbin Hapishanesi
Ne kapı ne pencere,
Sadece dört duvar ve ben.
Ve ben dönüp duruyorum içeride.
Ne bir rüzgar değiyor tenime,
Ne de bir ışık vuruyor gözlerime…
Yüreğimle hapsolmuş bedenim,
Döndükçe ağırlaşıyor;
Ağırlaştıkça yavaşlıyor.
Anılarımsa, hayallerimle birlikte yandıkça,
Külleri birikiyor ayaklarımın altında…
Her tur, boğazıma atılan yeni bir düğüm;
Her düğümde yeni bir sancı,
Büyüyor dağlar, sol tarafımda sessizce…
Bu acı, koskoca dünyamı yakıp kavururken,
Ben bu içi bomboş karanlığın içinde,
Sağ elimi duvara sürte sürte dolanıyorum işte…
Zamana tutunamıyor karanlığım
Ne geçmişe, ne yarına
Uçuşuyor sebepsizlik, deliriyor aklım
Yankılanıyor duvarlarımda,acı sedasız bir çığlık
Titreşiyor elime ruhu çalınmış sorular
Çoğalıyor şiddetle
Mutluluk neydi?
Mutluluk neredeydi?
Hangi fırtına beni alıp buraya getirdi?
Eksik olan neydi?
Hani nerede gözyaşlarım?
Kalbimden eksilenler nerede?
Özgürlüğüm nerede?
Cevap istiyor sabırsız yüreğim
Ama gücüm bile yok şu duvarlara vurmaya;
Sadece bir umut dönüyorum,
Duvar duvar küllere basa basa,
Belki bir kapı kolu denk gelir elimede
sonbulur acılar benimle birlikte
Hadi kırmama izin ver bu döngüyü
Görüyorsun
Ben hâlâ buradayım,
Sen neden susuyorsun?!.
Kayıt Tarihi : 26.12.2025 23:55:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!