Kalaysız Bakır Tava Şiiri - Şiir Metafizik

Şiir Metafizik
151

ŞİİR


2

TAKİPÇİ

Kalaysız Bakır Tava

Horoz, müezzinden önce ezana durur
gecenin en serini bu vakitte başlar
bir başkadır yıldızların ışıltısı
uyuyup yeni bir güne doğsak
ahşap merdivenin gıcırtısı
fabrika gürültüsüyle
tavanlar kurur
kireç yağmuru böylece başlar
tablodaki adam mavi ayla canlanır
odam karanlık
hol aydınlık
fareler eşikte bekleşir
bu insanlar ayaksız nasıl da yürür
pencereme yapışan iri burunlu cinler
hasta yatağı terleyip inler
kırık aynama karşı dikilmiş
taraklı kel kadın
burnumda tütüyor
ıslak süpürge kokuları
renksiz adamın sarı ayakları
korkunun tütsüsü
kapıyı kırdı kıracak
öfkeli ayyaş baba
saklansam bir ağacın gövdesine
kabarsa kulağım tiz sesine
kalaysız bakır tavaya
ters düşmüş hamamböceği
bacağını hâlâ sallıyor
meğer ölmemiş
ranzanın dibinde konuşan kahin
dut ağacından bahsediyor
buğday torbaları devrilecekmiş üstüme
kaç defa öldüm
yine de yaşıyorum
konar burnuna kelebek
benimkine sivrisinek
kese kağıdını kafasına geçirmiş
iblisin çürük dişlisi
duvarda asılı geyikli halı
yüzü yanık yılan derili zavallı
en korkunç yürüyüş yengece ait
bu gözler ne ki yüzü basık baykuş
mavi alevde yandım
onu bildiğimi sandım
yalanın tarifi eridi
benden bir şeyler gizledi
büyük günahların çoğu tamam
en büyüğüne cesaretim tastamam

Şiir Metafizik
Kayıt Tarihi : 8.9.2025 17:49:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!