İzini sürüyorum rüzgarının
Ayağımı çeliyor gülümsemen
Bile bile düşüyorum mağrur bakışına
Sen orada öyle dik, uzak ve serin
Esiyorsun kalbimin kayalıklarına,
Kederinle derin derin.
Simurgunu arıyor kaf dağı
Eteklerine varamıyorlar uzanıp.
Bu peyderpey artan uzaklığı
Ve zümrüt sızıyı dindir.
Otuz kuşun hasreti ile
İçinde büyüyen alev,
Yeniden doğmak için değilse niyedir?
Derken umut ekiyorum elinin değdiği yerlere
Gözyaşı biçiyorum.
Yaşlar ki şifa olup akıyor pınarlarından
Dağ kavuşuyor ankasına
Kan değil bu kez
Işık süzülüyor yaralarından.
Rüzgarı kendinden menkul,
Müşfik bir ağaç serinliğinde
Gülücükler saçıyorsun dallarından
Turnaların kızıl göğüne.
Ve sen ehrami kavak, çayırın inatçı soluğu
Tutup seni düşümün kederine
İlmek ilmek dokuyorum.
Kayıt Tarihi : 23.8.2025 20:55:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!