Nihal: Bir Vuslat Alegorisi
Aşka (mecazi) gönül vermem, onlara inanmam artık,
Yıllarca boşuna, başka kapılarda gözyaşı döktüm, yanmadım mı?
Ama Nihal’im…
Varlığının ışığıyla ruhuma dokundu,
O ilahi arzuya meylettim de kanmadım mı,
görmedim mi?
“Unut” demiyorum, zira unutulmak Sen’in işin değil,
Ama “sevme” de derim Nihal’im, bu beşeri aşkla,
Bu yolun sonu, ayrılık (hicran) ateşiyle dolu,
Gözlerim Sen’inle açıldı,
Sen’inle susacak.
Her sürecin bir sonu var, biliyorum,
Her rüya gibi bu dünya da geçecek,
Ama Nihal’im, Sen’i arayışla geçen her an,
Zamanın ötesinde, ebedi bir sır olarak kalacak.
Bırakıp gitmeyecek misin, ey Nihal’im, bu süfli teni?
Yoksa ben mi Sen’i bırakacağım, kendi cennetimden kaçan Âdem gibi?
Ruhumun derinliklerinde bir sülük gibi yapışan,
Bu benlik (ene) sessizce canımı emip gidecek mi?
Kayıt Tarihi : 6.9.2025 22:01:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!