Bir akşam yemeğinde;
Omuzları açık bırakan, bordo kadifeden bir bluz, aynı renk bir ruj, göğüs dekoltesinin ortasında parlak taşlarla bezeli bir broş ve gözlerinin rengini, yüreklere işleyen bi makyaj, karlı yamaçlara akseden bir gün batışı gibi
bembeyaz omuzlara dökülmüş kıpkızıl saçlar...
Paha biçilemiyen Kaşıkçı Elması gibidir kadın...
Bir sabah kahvaltısında;
Yataktan henüz kalkmış, karmakarışık ipek saçları göğsüne doğru dökülmüş,
Dönülmez akşamın ufkundayız.Vakit çok geç;
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan
Devamını Oku
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan