Uzanmış, yerde yatıyor, yorgun ve miskin ceset.
Üzerinde, zorunlu giydirilen, o bembeyaz kıyafet,
İçinde, anadan doğduğu gibi yalın, biraz et ve iskelet.
Yine de, yüzünde bir huzur, yaptığı hasenattır elbet.
Eğilip, sarılmak istiyorum, o terkedilmiş pakete.
Paketin üzerinde, resmi var, ya kendisi nerede?
Ayrılık diye bir şey yok.
Bu bizim yalanımız.
Sevmek var aslında, özlemek var, beklemek var.
Şimdi neredesin? Ne yapıyorsun?
Güneş çoktan doğdu.
Devamını Oku
Bu bizim yalanımız.
Sevmek var aslında, özlemek var, beklemek var.
Şimdi neredesin? Ne yapıyorsun?
Güneş çoktan doğdu.