Kabirlerin üstleri mermer den örtü,
Envai çiçekler, gökkuşağı görüntü,
Her mezarın etrafı, hobi bahçesi,
Merhumlar yaşar iken yoktu çeşmesi.
Mezarlık kadar, yeşil değil bağ bahçe,
Yeşilin her tonu var sanki kanaviçe,
Etrafında dört duvar, dikenli teller.
Kör sürme gözlü, sırma saçlıydı keller.
Yaşarken sığıntı, muamelesi gördü,
Yedikleri bir tas çorba, çok göründü
Kimi ana, kimi babadır gidenler,
Kardeşe “sıra sende” deyip küsenler.
Onlardan kalan evdir, şimdi evleri,
Ekilen tarlaların gerçek sahibi,
Yemedi yedirdi, içmedi içirdiler,
Besleyip büyütünce, evlendirdiler..
Altı çocukla bir odaya sığdılar,
Çocuklar yirmi yıl, aynı evde kaldılar,
Anneyle baba, beş odaya sığmadı.
Bir anne baba, yirmi gün kalamadı.
Şimdi günah çıkartmak, pişmanlık hissi
Yok, benim yok senindi, miras hissesi.
Kardeşler arasındaki miras kavgası
İğneden ipliğe dağılmış eşyası.
2025
Kayıt Tarihi : 8.6.2025 20:55:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!