İstiklal Gazisi Kürsüde Şiiri - Mustafa ...

Mustafa Bulan
182

ŞİİR


9

TAKİPÇİ

İstiklal Gazisi Kürsüde

Tarih bilmeden ezberden sallarsın
Sen benden ne istersin, ey yavrucak?
Sen pek cahilsin, şartlara bakmazsın
Sen benden ne istersin, ey yavrucak?

Neden sorarsın bu Gazi Dedeye?
“İzmir’i almıştık ey gazi dede”
“Ancak bıraktık adaları, niye?”
Sen benden ne istersin, ey yavrucak?

Bak “evladım” bu ayaklarım ile
O gün yarıştık yağız atlar ile,
Girmiştik İzmir’e süvari ile,
Sen benden ne istersin, ey yavrucak?

Bunu neden demez yobaz kafalar?
Yıl dokuz yüz on ikiye bakmazlar,
Zaten Uşi’de gitmişti adalar,
Sen benden ne istersin, ey yavrucak?

Neler oldu neler, bak şu Haliç’e!
İşgal altında! Değil elimizde!
Hem gemiler çürümüştü Haliç’de!
Sen benden ne istersin, ey yavrucak?

Bilirsin ayaklar yürür karada,
Gemimiz yok, yapamazdık çıkarma,
Biz yönümüzü döndük Boğazlar’a...
Sen benden ne istersin, ey yavrucak?

Ezcümle İzmir’e vardığımızda
İmkan yok, bakamadık adalara...
Hem İstanbul hâlâ işgal altında!
Sen benden ne istersin, ey yavrucak?

Elde tehdit kartı yoksa ey uşak
Masada vermezler bir karış toprak.
Bizde pek kalmadı ne güç ne takat...
Sen benden ne istersin, ey yavrucak?

Sorarsın “Yunan’ı yenmiştik dede!”
“Ama sıkmadık kurşun İngiliz’e”
“Nasıl çekilmişti, bilelim biz de?”
Sen benden ne istersin, ey yavrucak?

Bak evladım dinlemişsin hikaye!
Sor, işgalde kurşun atmış mı diye!
Asıl soru budur! Sormazsın niye?
Sen benden ne istersin, ey yavrucak?

Hele bak teslim eden Vahdettin’e!
Sapan taşı, mermi, mancınık, gülle...
Hele ne attırmış düşman üstüne?
Sen benden ne istersin, ey yavrucak?

Gel biraz dürüst ol, doğruyu söyle!
Tarih yalan söylemez, etme şüphe...
Mertçe vuruşan yok, sorarım niye?
Sen benden ne istersin, ey yavrucak?

Mertçe vuruştular, biz mi duymadık?
Sor! Tarih mi gizledi, ey ufaklık?
Yoksa yazdı da, biz mi okumadık?
Sen benden ne istersin, ey yavrucak?

Çanakkale’de yedi büyük dayak!
Ve uşağı Yunan’a bir ton dayak...
Diyar-ı Arap’ta yedi çok dayak!
Sen benden ne istersin, ey yavrucak?

İngiliz’i iyi tanı ey uşak!
Sonuçta ne yanak kaldı, ne “uşak”.
İktisadi, mali krize iyi bak!
Sen benden ne istersin, ey yavrucak?

İngiliz de bitkindi harp etmekten,
Çekip gitti, başka dayak yemeden…
Aslanlar kararlıydı, çekinmeden…
Sen benden ne istersin, ey yavrucak?

Ekonomi, halk, basın ve siyaset...
Londra karıştı, bir de muhalefet...
Bunları öğren, biraz da tetkik et!
Sen benden ne istersin, ey yavrucak?

Liberal Parti düştü tepetaklak…
Yüz yılı devirdi, ey cahil ahmak;
Bir daha iktidar olamadı, bak!
Sen benden ne istersin, ey yavrucak?

İkide bir dolanır şu dilinde
Musul, Kerkük neden verildi diye.
Şartlara bak, güç imkan var mı diye!
Sen benden ne istersin, ey yavrucak?

Bak çocuk, içerde çok hainler var;
Hepsi de düşmana “uşak” oldular…
Bir de bize karşı cephe açtılar…
Sen benden ne istersin, ey yavrucak?

Yanımızda olmadılar, be salak!
Elde ne var ne yok harcadık uşak!
Tarih yalan söylemez, olma kaypak!
Sen benden ne istersin, ey yavrucak?

İçte hainler, dışarda hasımlar!
Top sesinden sağır oldu kulaklar!
Yorgunuz, fakiriz… hastalıklar var!
Sen benden ne istersin, ey yavrucak?

Toprak verene derken cennetmekan
Hesap sorarsın toprak alanlardan?
“Az aldın” deyip bulamazsın ünvan?
Sen benden ne istersin, ey yavrucak?

Şu toprak veren “cennetmekanlardan”
Önce hesap sor, öyle yamulmadan,
Sonra sorarsın şu az alanlardan(!)
Sen benden ne istersin, ey yavrucak?

Bu tutarsızlık sığmaz yerden göğe,
Bunlar hep yol açar edepsizliğe,
Gel benzetme Vahdettin’i Fatih’e!
Sen benden ne istersin, ey yavrucak?

Masada pek kolay değil dikleşmek;
Yani tekrar vururum demek gerek!
Bunun için ilave kuvvet gerek!
Sen benden ne istersin, ey yavrucak?

Daha baştan söylemiştim, ey uşak;
Eh bizde de pek kalmamıştı takat!
Basmadığın yerleri zordur almak…
Sen benden ne istersin, ey yavrucak?

Yunan kimden, nasıl kopartı toprak?
Geldi Ankara’ya kadar, ey uşak(!)
Bu vilayet nasıl başardı, bir bak?
Sen benden ne istersin, ey yavrucak?

Bu “Dünkü vilayet diyen” ne ayak?
Çok var: Bulgar, Rumen, Arnavut, Eflak...
Say say bitmez, bu ayakları bırak...
Sen benden ne istersin, ey yavrucak?

Elimizde bir Anadolu kaldı,
Bir de Allah’tan “Sarışın Kurt” kaldı!
Meydan okuyunca dünya şaşırdı!
Sen benden ne istersin, ey yavrucak?

Halk fakir, çaresiz, bitkindi ama
Mustafa Kemal kaldırdı ayağa...
Bu aptal, cahil, sünepe kafanla
Sen benden ne istersin, ey yavrucak?

Ha dedeni merak ettim be “uşak”
Ninende sır varsa mahşere bırak(!)
Tarihe örme duvar, Sevr’e bir bak,
Sen benden ne istersin, ey yavrucak?

Şile/05.07.2020

Mustafa Bulan
Kayıt Tarihi : 23.11.2025 16:14:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!