Ekilir sevda tohumu kıraç toprak bağrına
Papatyalar ağlar,güllerin feryadına
Dayanmaz sadrı duyulan nidâsına
Ne güneş fayda olur bir yudum su istemez
Kalp evi han değil ki her gelene açılsın
Eski defterler etrafa birer birer saçılsın
Dilleri durmayıp övgü ile anılsın
Böylesi ne hancı ne de gardiyan istemez
Dursada yamacında en helal sevdalıklar
Kör olmuş gözleri ezeden vefasızlar
Edep kelimesine evvelden ahrazlar
Ne söz, ne sükut hiçbirşeyi istemez
Her şey normal gelir yapınca kendileri
Bir özür dilerim der geçer niceleri
Bilse de bilmez olur ettiği şeyleri
Düşünmek şöyle dursun kırıldığını istemez
Devirdiğin çamlar bini geçti zaar
Zati umrunda değil olmuş bi-karar
Uğraşmak boşuna böylesinle o kadar
Değmesin der yılan, dokunulmak istemez
Nefesi nefesin olmuş deseler bile
Bir, iki, üç sayamadığın silsile
Yük gelmezmiş yine de aşığa bunca çile
Sürgün etse ellere geri dönmeni istemez
Bağdat'ta arasa böyle şerbet bulamaz
Zehir yiyen dilleri yese de tat alamaz
Sen değildin bu, nasıl oldun be haylaz
Dur durak bilmez, oturmayı istemez
Ne kadar anlatsan da anlaşılacağı bu kadar
Yanlışı doğru bilene şair olsan ne yazar
Okur geçer hunharca anlamayı istemez
Dua etsen ruhuna Fatiha'yı istemez...
İlknur Topaloğlu
İlknur Topaloğlu
Kayıt Tarihi : 3.7.2023 21:35:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!