Istasyon
duyuyor musun
susmaktan yorgun kac cocugun hic aglamadigini
uykulari da olmali duvar diplerinde
unutulmus
cekip gitmeden once mevkisiz vagonlarda
kaybolmaya
goruyor musun
boyunlari kirik kadinlari upuzun
ucusur muydu saclari ruzgarda bilmem
kimbilir kelebeklerden de mi mahzundular
eteklerinde mevsimdisi cicekler
adimlari devinirdi bir o yana bir bu
ilisip bir kenara herhalde surdaydilar
bir akip gitmekti bekledikleri serin
irmaklar gibi uzaklara
serin dogurmalara
kayboldular atesli doseklerinde kupkuru
erkekler de vardi
kadinlarin gozlerinde kacamak
elleri kendilerinden guclu erkekler
soluk dunyalarina ampuller dogardi bekleme salonunda
hem de gizlice cocuktular alenen baba
yalnizdilar kendi kadinlarina bile
aglamaksa bunca geciken elbet aglarlardi bir gun
dayayip sirtlarina bir duvarin catlagini
yalinayak cokerlerdi omuzlarindan baslayarak
bekleyislerine korku katarlardi sessizce
ve kayboluslarina acikli bir telas
biliyor musun hizla sarariyor bu istasyon da
sagda solda topraga dusmus agizlar gibi
paramparca ve kizil gelincikler
kipirdamadan duruyorum terkedilmis peronda
icim disim agustos buhrani
Kayıt Tarihi : 23.10.2002 17:37:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

MARMARA66
ŞENOL METİN
TÜM YORUMLAR (2)