Bu Mehlika’mın Türküsüdür
Oda böyle salınırdı
Ayaklarını bastığı notalar
Su sesine karışarak yükselirdi
Göklerde Mehlika’mın saçları
Rüzgârları çağırırdı
Mısralar sallanırdı
Mehlika’mın Türküsü başladı mı
Bir hüzün sandalı yanaşırdı
Irmağın bu kenarına
Usul usul binerdi Mehlikam
Küreklerin aheste suya değen sesleri
Çağırırdı
Göklerden hurufat yağardı
Kıtalar sallanırdı
Yürüyünce Mehlika’mın Türküsü
Mehlikam yürürdü elinde kaval
Peşinde sürüyle kelamat
Gelince bir pınarın başına
Su şırıltılarından içirirdi
Şiirler sallanırdı
Bu Mehlika’mın Türküsüdür
Başka türküye benzemez
Bir gece henüz uykusundayken gözleri
Karanlığın elleri
Gizlice girmiş
Ve çalmış rüyasını
Ağlayamamış bile Mehlikam
Anlayamamış bile
Sekiz kuruşa bir tahta döşeğe satıldığını
Götürdüler sonra gün ortası
Sallanmadı bile omuzlar
Mehlikam uyanır diye
Sekiz kuruşluk döşeği toprağa sakladılar
İçinde Mehlikamı sakladılar
Beni yüreğimden salladılar
Dilimde Mehlika’mın Türküsü
Her güneş doğuşunda bahçesine koşarım
Gözlerimden biriktirdiğim yağmurları getiririm
Ateşe çalarım suyunu
Toprağına yağarım akşama dek çisil çisil
Güneş batınca naçar
Dönerim gözlerine hüznün
Bulutlardan sallanarak
Ben böyle gecelerde
Mehlika’mın Türküsünü söylerim göğe bakarak
Belki uyarda mehtaba diye
Penceremden odama gireceğini umarak
Ay yüzlü demişler sana
Bir görünsen ay mı parlak
Yüzün mü parlak
Ah bir görünseydin Mehlikam
Bu gönül sana müştak
Bu gözler nasıl müştak
Gözlerim yanıyor
Gözlerimden ateşler
Dökülüyor sallanarak
Dökülüyor Mehlika’mın Türküsü
Suların kanattığı dudaklarımdan
Ta Mehlika’mın yüreğinden
Dökülüyor ah! Tuzlara
Dökülüyor yüreğim
Merhamet pınarı
Ey! Merhamet pınarı
Getir acının oğullarını ve kızlarını
Arındır yarınları
Çekip alsınlar bu sefil döşekten
Ölü bir beden nasıl çarpar yürekten
Ey! Şairler yürüyelim
Mehlika’mın Türküsü alev alev
Sırılsıklam tutuşturdu beni
Bir kor gibi döküldüğüm türküsüne
Kurşundan şiirler döküyorum şimdi
Söylesin güneş
Bulutların hışmından
Rüzgârın merhametine sığınan güneş söylesin
Söylesinler yıldızlar ve balıklar
Ve suları kabartan ay
Sırılsıklam tutuşmamışlar mı söylesinler
Söylesinler şairlerin atardamarları
Ve göklere uzanan şahadet parmakları
Sırılsıklam yalvarmamışlar mı söylesinler
Bir rüzgâr ki Mehlikam savurdu
Aşkın çok ötesinde ateşlere düştüm
Ellerimde ve yüreğimde
Acının oğulları ve kızları
Halaylarla hasretimi getirdiler
Aldım
Son kez Mehlikam
Son kez ümitlerle kırıp acıları
Çekilen kandan
Damarlarımı koparan zamandan
Zamanın toprağa koparılışından geldim
Böyle uzak durduğuma bakma
An kadar yakınım sana
Yağmur bekliyorum
Güneşin saklandığı balçıklarla
Arınmak için
Seninle tekrar dirilmek için
Duyuyor musun Mehlikam
Topraktan Allah katına
Kayıt Tarihi : 27.4.2005 21:46:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

söylediklerim aslında beni bağlar. belkide bu benim senin için bir temennim idi. kimseyi kırmadan bilgece yaklaştın. yorumumdan dolayı kimsenin sana farklı bakacağını düşünmemiştim. kocaman bir yüreğin ve apak bir alnın var. senin o ak alnından ve gözlerinden öpüyorum.
allaha emanet ol.
edebiyat öğretmeni
memduh arıkan.
Dr İbrahim Necati Günay
( www.ultrailan.com )
TÜM YORUMLAR (7)