Bu şehir bıraktığın gibi,
Martılar yine ürkek, insanlar utangaç eskisi gibi.
Deniz bazen yeşil, bazen kurşuni
İstanbul, et yığını mekânında yalnızlığına haykırıyor
Boğaz yine mavimsi, gökyüzüne ağlıyor gözleri
Bu şehir yine bıraktığın gibi
Camilerde yine kandiller yanar ramazanda
Beyoğlu, mafya tutmuş eli tesbiklileri
Dualar edilir, mumlar yanar Eyüp sultanda
İnan, İstanbul öylesine güzel bu diyarda
Her şey bıraktığın gibi
İstanbul yine aynı oyunu oynuyor
Taksimi, Beyoğlu su, şişlisi,
Vapurlar yine insan taşıyor Marmara’dan
Yine öylesine güzel İstanbul
İstanbul sımsıkı sarılmış taşına toprağına
Yedi tepe kanat germiş İstanbul’a
Sala veriyor imam amca, yine hüzün var İstanbul’da
Koskocaman et yığınları örtüyor İstanbul’un çıplaklığını
İstanbul yaşlı, İstanbul utangaç
Başka ne yazayım bilmiyorum
İstanbul aynı, İstanbul seni çağırıyor
Martılar yorgun, insanlar utangaç
Deniz bazen yeşilimsi, bazen kurşuni
İstanbul sana hasret, İstanbul seni arıyor
İstanbul onu ona anlatan, isyankâr yunusumu arıyor
Kayıt Tarihi : 26.7.2008 18:27:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!