Sel olup dereler geçenlerdenim,
Gönlünde aşkı sezenlerdenim,
Bir başına, dağ tepe gezenlerdenim,
Ne olur sev bundan sonra.
Şimdi senin ellerin tutulmalı…
Mahsunlaştıysa kalbin suskun bir bülbül gibi
Yüzüne gölgeler düştüyse ümitsizlik deminde
İsyanın en sükuti halini yaşıyorsa yüreğin…
İnceden bir ses vermeli, gel demeli, bana gel,
Bir gün olurda aynaya bakarsan,
Yüreğindeki yüreğimden bakarım sana,
Gözlerinden gör beni,
Gökler kadar derin gözlerinden,
Sakın kapatma,
Karartma dünyamı,
Sevmeyi bilmek ve sevilmeyi haketmek...
Sevmeye yüzüm olduğundandır seni sevdiğim,
Ve hayalimi hayalinle şenlendirmektir tüm mutluluğum...
Yollarda kalmış katarların yüküdür sevgisizlik,
Taşımayı bilmezler semiz yüreklerde gerçek sevgileri
Saf olmak değilmidir sevgiyi haketmek,
Saatler dolduruyor vaktini, zamanın kalmadı zamanı,
Karanlıklar doldurdu miadını, seherlerin yok amanı.
Toprak kokuyor burnuma, gel diyor olur olmaz bir anda,
Dök günahlarını, giy duvaklarını, yarım yamalak olsan da.
Kaç benden köşe bucak
Sevgini sen ellere ver, ney neva kıvamında
Tebessümlerini dağıt benim olmadığım mekanlarda benim olmadığım insanlara.
Varlığım zindan gibi gelse de sana…
Yokluğumu mutluluğun bil istersen,
Olmadığım yerlere git alıp başını, kalmana ikna edici bir sebep bulamadım diye…
Önce ümit verdin, geleceğine sevindirdin,
Hep beklettin, hep beklettin,
Karanlıkları bana arkadaş ettin,
Seni hayal edip geceleri uyur muyum,
Uykuya dalınca rüyamda bulur muyum.
Sana dairdi
Senin içindi koparılan güller.
Bir sevgi ifadesiydi masumca.
Sana gelmenin mutluluğunu yüklediğim
Yüreğimin ağırlığını paylaştığım ortağımdı.
Yapa bilirim…
Deryayı bilmeyen gariban kulum,
Senden ötelere geçmedi yolum,
Karanlık bir vaha sağ ile solum,
Bir rengine bir renk kata bilirim,
Git diyeceğine kal deseydin,
Bit diyeceğine yâr deseydin,
Yar gönlüme dal deseydin,
Gülümü soldurmaz yaşatırdım ben...
Birazcık cesaretli olsaydın,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!