Bir akşamüstü güneş batarken,
Ya da seher vakti fecr patlarken,
Zifiri geceyi dolunay bölerken,
Ve ben ölümümü hazırlarken,
Sen şiirimde kal.
Yanar yine kalbim ateşe düşmüşcesine bir fırak sabahı.
Döker yine yaşını göz, boşaltırcasına tüm alam-ı fırakı.
Düşler yine seni aklım, nasıl özlemle düşlerse gece sabahı.
Özledim seni yine, nasıl özlüyorsa gökteki sular kuru toprağı.
Üşüyorum zemheri ayazında, ayaz mı sebep yoksa yokluğundan mı?
Görmesen de beni, ve duymasan da sesimi, çektiğim ezayı,
Örter gece tüm kusurlarımı ve benliğimi.
Başbaşayımdır ruhumla, huzurla ve geceyle.
Dolunayın ışığı okşar odayı ve benliğimi,
Zihnim tarifsiz duygularla ve geceyle.
Boğar ruhum onu düşlerken benliğimi,
Gönlüm başka der konuşurken geceyle.
Korkuyorum senden, görmekten seni ve duymaktan hakkında.
Korkutuyor beni hatıram silinmişken gelmen aklıma.
Divane eden sesleri sen de duyuyor musun sevgilim?
Fısıltılar hükmedip kulağıma, anlatıyor hakkında.
Derker ki iyidir hayat, umut, sevgi ve bir tanışımlık.
Görünen o mu uzaktaki? Gidiyor işte dönük arkası ve yaslı.
Mahmur gözlerim mi aldatıyor beni, yoksa görünen yansımam mı?
İzliyorum maziyi elden kayıp giden kumlar gibi akıyor sancılı.
Koşuyor adeta istikbale umarcasına renkli günler ki sayılı.
Görme artık beni, konuşmaya da etme tenezzül, ettin beni yaralı.
Uçmaya yeltenir ya yuvadan bir küçük serçe bilmez ki kırık kanadı,
Ayrılık vurdu beni doğrulamadım daha yerimden.
Özlemin sardı beni geçiyorum galiba kendimden.
Biçare bıraktın beni, ne istedin ki kalbimden?
Yorgunum, bitabım artık, saklanırken gözünden.
Dünya bir yana sen bir yana derdim içimden.
Ruyetin için bile neler vermezdim benliğimden.
Sebepsiz evhamlar, sonsuz arzular, akar damla damla gözyaşlar.
Yersiz sualler, gayesiz hayaller, avare hayatlar sokaklar.
Buğulu istikbal, acı mazi, hepsi durmuş şimdi bana bakar.
Hayat geçer gözümden saniye saniye, anılar hatıralar.
Boğuluyor gibiyim her gece buluyor vuku bu tekrar tekrar.
İsterdim ben de koymak yastığa başımı olmadan bu sancılar.
Nedir bu sevgi raddesi? İdraki namümkün,
Nedir bu rabıta kuvveti? Kopması namümkün,
Kimdir ki bu ayıramadığım nazarın sahibi?
Suallerim na mütenahi, sormamak ne mümkün?
Hasretiyle tutuşturan beni her zaman zerresinde,
Hiç bir yolu yok tahammül-ü firakın.
Hiç olmadım hür, esiriyim zamanın.
Çekerim sandım acısını canımın,
Çektim de hatta, olana kadar mevta.
Mazide tekçe, savrulandı saçların.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!