Bak yine akşam oluyor, hatıraların seni soracak… Bu sefer ne yalan söyleyeceğim onlara? Bu akşam yine ağlayacaklar; nasıl, nasıl susturacağım onları söylesene nasıl! ?
Beni bırakıp gittiğin günü hatırlıyor musun? Beni parçalayıp, yakıp gittiğin günü... Ben hiç unutmuyorum şafağıma sapladığın o soğuk sesli kurşunu, unutamıyorum.
Allah’ım ne çaresizdim, çareler içinde çaresizdim. Biçare olarak seni görüyordum, ama gururum... O ne olacak peki?
Sen gittiğinden beri hiç uyumuyorum, gözlerim sensizliğinin o vicdansız kızarıklığına bürünüyor, dünyam her geçen gün kararıyor.
Meğer ne kurşunmuş bana sapladığın...
İçimi ezer delice bir cesaret
görünmez bir el kilitler kapılarımı,
miskinliğimden değil bu minnet
çaresizim seni sevdiğimi söyleyemem.
Dilsizim.
Devamını Oku
görünmez bir el kilitler kapılarımı,
miskinliğimden değil bu minnet
çaresizim seni sevdiğimi söyleyemem.
Dilsizim.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta