ben yaşadıklarımı yazamadım hiç
çünki hiç yaşamadım
ne bir iklim dolusu mutluluk
ne bir bahar dolusu aydınlık
her mevsimim gürültücü bir rüzgarla ağladı bu kentte
yalancı baharlar gördüm
munzurun saflığından uzak mekanlarda
zamansızdı yaşamak
sevmek korkmaktı adressiz harabelerde
karanlık yığıntıların gölgesiydi
yürüyemedim doyasıya ormanlarında dağlarımın
aç ve çıplak bırakılan vadiler düştü payıma
yüreğimde topallayan hüzünler
sevemedim külrengi yağmurları hiç
kara bulutlar kapladığında kenti
içimdeki berraklıktandır belki
yayıldıkça penceremden sokaklara umudum
titredi civan perçemi kayalıklar
alaca bir geyiğin çatal boynuzlarında
umutla direnen bendim sabahın bir vakti
sürgündüm
güneş kokan bakışlarında balıkçıların
ağlardan dökülen bendim
dipsiz deryalarda tutuklu kalan mavilerce
yazamadım hiç asil ve özgürce umutlarımı
her hayalimde yasak ağlar sardı pullarımı
soğuk troller aldı nefesimi
ağları yırtan da bendim
gökyüzüne sıçrayan da heybetle
ağları yırtmak cezaydı
kanlı bir zıpkının ölümcül yırtıcılığında
yaşamak ölü balık olmaktı bu kentte
ben yaşadıklarımı yazamadım hiç
çünki hiç yaşayamadım
uyuyamadım sıcak bir gülüşle
soğuk ve ıslak bir bankta kimsesiz bir ayyaş oldum
doyamadım tıka basa
port-au-Prince de çamur yiyen bir çocuktum
yaşayamadım
hiroşimada alevler içen bir bebektim
dersimde yüreğine sürgünler düşmüş ihtiyar bir toprak kokusu
kan kusan bir nehir...
ben yaşadıklarımı yazamadım hiç
çünki hiç yaşamadım
ne bir iklim dolusu mutluluk
ne bir bahar dolusu aydınlık...
Kayıt Tarihi : 9.2.2009 22:05:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!