Sarp kayalar cevirse önümü
inan hiç düşünmem bir an bile ölümü
Konsam yüreğine bir nergis kokusuyla
Demlesem sevdami, terk etsem hüznümü
Bakmak görmekmidir seni
Yırtık kelimelerin ardında aradım
Kayalara çarpıp parçalanan kelimelerde
Yalan olanın ardından bakınır gözler
Yolcuyum aranan, efkarlıdır sözler
Bu harp içinde yırtacağım sensizliği ve resmini
Hayat pınarın gün gelip bitecek
Ruhundan yorulacak bedenin
Zaman an ve an gözlerinde silinecek
Saracak seni dostane kefenin
Ezelde daimi dost arayan
Emrine vakıf olundum aşk-ı memnunun
Edep erkan gölünde boğuldum derd-i hunun
Çırpınır gönlün ahında muhammedi ruhum
Suretine kurban olayım sevgili nurum
Gözyaşları özüne iner sensiz yaprağın
Bugün;
Güneşte benim için benimle ağladı bugün.
Yıldızların verdiği tekmil idi öteden
Göğün karanlığı bulutları besler iken derinden
Toprağın kandığı, zamanın durduğu, rahmanın andığı
Hayatın sensiz bir ızdırap olduğunu
Seni kaybedince anladım
Ruhumdan kayan yıldızların bertaraf olduğunu
Seni kaybedince anladım
Her gecenin sabahında gece olduğunu
Bu yalan hayaller bu durgun sualler
Gözlerinin ışığında infazımı beklerler
Sensizliğin seceresini çıkarırsa ayışığı
Bilsinki; hüzünlüdür, kederlidir bu güzelin aşığı
Enginler sararıp soldu gönlün ufuğunda
Hüsrana boyanmış umutlar seherin her soluğunda
Sızlar sol yanımdaki cevahir
Ceyda gurbet yollarında solar
Ruhumdan yıldızlar kayar bir bir
Gaflet nimetiyle yutkunur intizar
Puslu gözlerimde fersiz sonbahar
Içimde büyüyen merhamettin
Ey efendim gel ve dog ruhuma
Ruhuma yagan rahmettin
Ey efendim gel ve dog ruhuma
Bensizligin o kayip benligi
Beyaz karanligin baslangıcıdır.
Kırmızı her aşığın her demde yasadığı
Gökyüzünü,bir damla suyu hatırlatır
Mavidir o,ne beyaz nede kırmızıdır.
Bir buket mavi gül taksam saçın örgüsüne




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!