Kalbim ağrıyor anne, öpte geçsin
çok ağrıyor ama anne çok,
göğsümde ağrıyor anne,ellerim de.
Sırtımdan vurdular beni anne,biliyormusun?
kollarım koptu anne,
bacaklarım parçalandı,
başımdan vurdular beni,
başımda ağrıyor anne..
Yüzümü çiğnediler,
ellerime bastılar,
iç fanilam,elbiselerim çok kanadı,
kirlendi her yerim,
kızma anne..
Gülüyorlardı anne gülüyorlardı
kara kara yüzleri vardı
kara kara bakıyorlardı
gözleri,dişleri kapkaraydı bunların.
Postallarımı aldılar anne
hani babam almıştı son parası ile,
kemerimi de aldılar
cebimdeki beş liramı
ve Sunamın resmini de aldılar
güldüler anne kara kara insanlardı onlar.
Biz çok üşüdük anne çok üşüdük,
yanımdaki devremde üşüdü
üst tarafta düşen komutanımda üşüdü
ısıt bizi anne,sar kollarına
bakışınla ısıt anne,gönlünle ısıt
sıcacık gülümsemen ile ısıt anne.
Hasan amcada,Naciye yengede,
Manisadan Hayri amca,
Edirneden Nazife yenge de ısıtsın bizi.
Trabzondan Yusuf,Sinoptan Kezban teyze,
hepiniz hepiniz ısıtın bizi.
Üşüyoruz,üşüyoruz biz..
ilhan PARÇALI
21/10/2011
İSTANBUL
DENİZİ'İM DENİZ GÖZLÜM
Deniz'im,Deniz gözlüm,
duru su gibi yaşamımıza dolan,
sıcacık gönüllere akan kızım,merhaba.
Merhaba bi tanem,merhaba meleğim,
kuşlar adını yazıyor Bahar çiceklerine,
Karanfilleri bilir misiniz,
yedi karanfilleri değil ama
24 karanfili bilir misiniz dostlarım
24 güzel karanfili..
Dağlar dadırlar, ovada dırlar onlar
Adanada,Hakkaride Vandadır onlar
Ülkemin her yerinde
kırmızı karanfiller onlar.
Artık arşa çıktılar,
artık gönüllere aktılar,
artık içimizdeler onlar,
gönül boşluğumuzdalar.
Güzel çocuklardı onlar,
güzel düşleri vardı,
onların Fatmaları vardı,
onların Sıdıkaları
onların Dilanları vardı,
onların anaları,çocukları vardı,
onların sevdicekleri vardı,
onlar güzel çocuklar idi,
onlar kırmızı karanfillerdi,
solmayan çiceklerdi onlar.
Bizim çocuklarımız,
Halillerdi,Reşitlerdi,Ufuklardı
Yunus ve Muratlardı,İdris ve Ramazanlardı onlar.
Hüseyinler,Koraylar,Süleymanlardı onlar.
24 güzel çocuklardı onlar,
24 kırmızı albayraklı karanfillerdi onlar,
Onları tanıyor musunuz?
ilhan PARÇALI
20/10/2011
İSTANBUL
ACININ ADI YOK
Bu gün gamlandım yine,
gün suyuna gidiyorum,
içimde belli belirsiz bir sıkıntı,
BİR NEFES GİBİDİR BENİM ÜLKEM
Bir nefes çekmeli sarı bulutlu ülkemin havasından
Sonra bakmalı mavi yazmalı kız evlatların oyalarına
Elleri nasırlı,gözleri yaşlı,yazgıları kötü anaların kaderlerine
Ve düşünmeli dostum,düşünmelisin
Edirne’den Van’ a kadar,Aydın’dan,Hakkariye
YORULDUM GİDİYORUM
Yoruldu çicekler,yoruldu yüreğim,
kurşunlara gelesi yarim,
yorgun kurşunlara gelesin,ölmeyesin.
Yorgun sabahlarda,yoruldum inan,
yorgunum sevgili yorgun ırmaklar gibiyim,
Yine yağmur yağıyor,
içimde yine aynı ince sızı
ve yar boynundaki kızıllık
değirmendeki un kokusu
yol kenarındaki akasya ağacı
ıslak ıslak kirpikler
aklımı delen hoyratlıklar
taşlı yollardaki ayak izleri
cam arkasında bakan kadın
ve yine cam kırıkları
ve yine hüzün
ve yine akşam
küf küf kokan moloz satıcıları..
Benim köyümde erken doğar Güneş,
ve erken öter kuşlar,
tarlalarımızdaki lahana,
kırlarımızdaki mor menekşe
kara ağaçlardaki asmalar
insanlarımızdaki canlılık
ve gülen düşüncelerdeki çocuklarımız
bizdendir dost bizdendir.
Yağmur bizdendir kar da bizdendir,
Akasya,karaağaç ve mor menekşe de bizdendir
sevilesi gönüller
ağlanası haller de bizdendir,
analar da bizden,
babalar da bizden,
Güneş yüzlü çocuklar da bizdendir dost.
Vandaki yıkılan evler
ve yıkılan umutlar da
ışıklara yürüyen canlar da bizdendir.
Dağlarda ki Mehmetçik
ovalardaki Haşo ağa,
Kızıltepede ki okulsuz köyde bizdendir
on iki yaşında zorla everilen kız da
on beşinde vurulan genç de bizdendir
hepsi bizdendir dost bilesin bizdendir.
ilhan PARÇALI
27/12/2011
İstanbul
Kulağını daya ve dinle yorgun yaşamın sesini
dinle kapı önündeki çeviz ağacını
dinle yorgun dallarını
kökünden gelen iniltilerini dinle
neler söylüyor dinle.
Dinle solmak üzere olan papatyanın ah larını
dinle ayçiceğinin feryatlarını
susuz geçen Trakya topraklarında
dinle ve anlat.
Anlat artık gün yüzünün son anlarını
karanlık bakışları anlat
hiç gülmeyen ak saçlı genç yüzleri anlat
anlat Hatice ninemin siyatik ağrılarını
Sabri amcamın kireçli eklemlerini anlat
anlat ama
bahçendeki solmuş domates yapraklarını anlat.
Duy tabiatın sesini
duy ve dinle toprağın feryatlarını
duy,dinle ve anlat
güne anlat,göğe anlat,suya anlat
yaşama anlat.
ilhan PARÇALI
19/09/2011
Hüzünler beni sevdi,sevinçler seni,
geceler beni sevdi günyüzü seni.
Gitmeler beni buldu,gelmelerde sen varsın,
hasret çekmeler bendedir,kavuşmalar seni sevdi.
Güller seni sevdi,dikenleri beni,
bahar mevsimi sendedir,ben sürekli karakıştayım.
Yürüyorum ayaklarım çıplak
yürüyorum Ay'a Güneş'e doğru
yürüyorum kış ayazında
ellerim soğuk,
ellerim buz
ellerim kızıl kına izinde




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!