Yine yol göründü gurbet ellere
Bilmem ne diyara doğru giderim
Sardı bu gönlümü gene bir hüzün
Diyar, diyar gurbet ele giderim
Aldın benliğimi gurbet sen benden
Hayat denen bu yolda neler, neler gördüm ben
Bu hayatın uğrunda ne ödüller verdim ben
Bazen içten bir gülüş bazen engelli yokuş
Yürüdüm bu yollarda ne hayaller kurdum ben
Hayatın yollarında yürüyerek yoruldum
İşte geldik gidiyoruz
İnsanlara eyvah olsun
Dünya denen bu devranda
İyilere selam olsun
Kötülere kalmaz dünya
Bu gün başım duman, duman yüce dağlar misali
Kafam bozuk düzelmiyor, Nazlı yara küstüm, küseli
Başım alıp çöllere düşsem diyar, diyar dolaşsam
Ley lamı arasam mecnun misali
Kor ateşlerde yansam, Aslı uğruna kerem misali
Üç yol ayrımında sahipsiz mezar
Bu mezarda kim yatıyor bilinmez
Başında yükselmiş ulu bir çınar
Bu çınarı kimler dikmiş bilinmez
Kervan geçmiş etrafı yol olmuş
Ağaçlar dikmişler evler üstüne
Bilmem bu feleğin size kastı ne
Bazen de gömerler üstü üstüne
Sessiz köyün insanları nicedir
Kimisi pek civan kimisi yaşlı
Kükredi arslanlar, şahlanıp coştu
Yatakları toprak yastığı taştı
Canını dişine taktı savaştı
Önce vatan sonra canım dediler
Cihanda olmadı böyle bir savaş
Dünyaya meydan okudun
Yurttan düşmanları kovdun
Sen dünyaya örnek oldun
Ne büyük insansın sen Atatürk
Giydin bedenine demirden kispet
Bir insan göster bana
Denizler kadar engin ve mavi
Ovalar kadar sesiz ve hoş
Güneş kadar parlak ve yakıcı
Bir insan göster bana
Bir seher vaktiydi top yekün birden
Zannettim ki dağlar kopmuş yerinden
Bir ses duydum Allah, Allah derinden
Azgın sular gibi coşmuş mehmedim
Hangi güç hangi kuvvet durdurur bunu
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!