Akşam semasında dağ kırlangıçlarının çığlıkları
Bu elden düşme duygu selinin hüzünfeza çatıları
Kapısız ve dipsiz çilemin derinliklerimde melâl
ve kıvranır her dem delüzyonlu gözlerimde
şebreng bir acının gotik ve canhıraş feryatları
ve yaşayanlara şeâmet yağdıran ölümcül hazları
Hipojesinde ışık görmüş bir fantoma gibi
Yücelerden süzülen süprem bir arzunun peşindeyim-
menziline vurgun iz süren bir avcı gibi
İnsan olma ve insan kalma arzusudur bu,
Keşmekeşler mahşerine doğduğumdan beri
Yeraltı ehramlarındadır kayıp zamanın izleri
Uzun kış geceleri başladı artık
Sokaktan geçenlerin elleri ceplerinde
Omuzları olabildiğine kalkık
Gorgon bakışlı adımlarla yürüyorlar hüzünlerinde
Beyaz boyalı panjurlarla sımsıkı kapalı kaderlerinde
Ey sevgili, şu sefil ve sürnatürel anlarda
Ölüme ne kadar yakınım bir bilsen bu zindanlarda
Ve ellerim seninkilerden ne kadar uzaklarda
Sonsuzluğun aşkefza gözü gözlerimde titrer
Gölgelerin zincirlerinde kayıp nesiller inler
Karanlık ve serâzâd denizin en derinlerinde -
yükselen muhkem surların haşin gölgesinde
Kleanthes’in keman çalışı var hep gözlerimde
Masaların kumsala kadar uzandığı Cuma günlerinde
Ellerimizle kurduğumuz yuvamız önümüzde
Şenlendirir o ıssız kıyıyı renkleriyle şiirimizde
Sen ve ben o kıyıda yaşarız, insan olup koşarız
Ve yıllar geçer yine o kıyıda yaşlanırız,
O kıyıda sararır ve o sahilde solarız
Bir gün o kıyıda ölürüz semaya sürgün kuş kemikleriyle
Ve gömülürüz arzın kucağına, yan yana vücutlarımız
Bize ağlayan o ıssız kıyıda ıslanır fakir mezarlarımız
Gültekin Avcı
İzmir, 2017
Kayıt Tarihi : 6.9.2025 15:37:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!