Kaf dağının yemyeşil ormanlarında bir ayıyla bir sincap yaşardı. Doğanın sunduğu güzellikleri doyasıya yaşıyorlardı. İki dost ormanda konuşulanları konuşuyorlardı. mavi denizin arkasında cennet güzelliğinde bir yer varmış. Mavi denizin arkasına gitmeye karar verdiler.
Derelerden tepelerden geçtiler. Mavi denizi aştılar.
Kelebeklerin, kuşların, arıların uçtuğu rengarenk çiçeklerin açtığı çayırda, cennet ülkesinin prensesi kolunda sepeti yemlik topluyordu
Ayıyla sincap prensesi gördüler. Sincap ''aşkım baksana'' mırıldanıyordu. Ayıyla sincap prensesin karşısına çıktılar. Prenses ayıdan korktu. Korkusundan bağırdı.
Ayı etrafına baktı Sincap'ı göremedi. Bir baktı ki aşkım baksana diyen sincap prensesin çığlığından korkmuş Kaf dağına doğru kaçıyordu.
.
.
.
maceracı iki dost Kaf dağına döndüler. Ormanın sakinleri mavi denizin arkasını anlatmalarını merakla beklediler.
Ayı derin ve ağır ses tonuyla konuşmaya başladı.
.
.
.
Sincap coşkulu ince bir sesle konuşmaya başladı.
.
.
.
Hukukları zayıfı güçlüye karşı korumak haklarını savunmak yerine güçlüden taraf işliyordu.
Eğer ormanımıza gelseler bizi koruyacak haklarımızı savunacak hukukları yok...
Hayati Güneş
Kayıt Tarihi : 3.5.2025 12:28:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!