Omuzlarında tortusu yüklüydü yılların,
Sandım ki bir anıt duruyordu karşımızda.
Emmi, deyiverdim usulca, nicedir halın?
Kavrulup gidiyoz, dedi; kendi yağımızda...
Zifir karanlık çökse de güneş kaybolunca,
Küflü kasvet birden dağılır kapı çalınca.
Hatırlar da eski bir dost misafir olunca,
Düğün ediyoz, dedi; kendi otağımızda...
Yılda iki bayram anca, çocuklar geliyo,
Torun torba hep bütün kollarıma doluyo.
Yüzümüz gülerse evlat, bir o gün gülüyo,
Yaşayıp gidiyoz, dedi; kendi çağımızda...
Delikanlı, babalık yüce bir dağ olmakmış,
Ne çileler gördüm, en zoru yalnız kalmakmış.
Ömür dediğin derince bir nefes almakmış,
Bak solup gidiyoz, dedi; kendi bağımızda...
Kayıt Tarihi : 20.5.2025 00:06:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!