azaplı kelimeleri içimde toplayan
hatıramı ihmal edip
cümle benden bulantı yaratan
sen misin
ödevlerini ihmal edip
en ince yerimden kemiriyor
“yaralı bir hayvan”
en ince yerinden ısırılıp seriliyor sermaye
kalbimden
sözlük olup aklıma ağan
kendimden
dilenmeyen bir çingenenin kiracısıyım
yaklaştıkça güzelleşen çingenenin
güzelliği varken
boşu boşuna kızlara şiirler yazmışız
ne resimler çizer içimde
İhsan İlkin
BABAM
kiraz tadında konuşur babam
toprağın tohumun tarlanın teri
dağ köylüsü buğday benizli
bekledim
yaslanıp sıvasız taş duvara
dünyalar kurup tutarlı berrak
sırtlandım acunu sevabıyla günahıyla
uğraktan uğrağa atıldım bak
çalındı malım mülküm çalınmadı kapım
Bir çiçeğin duruşunda
Yağmurun dalışında yeryüzüne
Saçlarının siyahında sonsuz
Yollara çağrılır kalbim
Kuytusunda sesimin kalbim
bir ağız duman boğar yüzümü
boğar da
uful uful ufalan gecenin sesine
gözlerimi kısıp pencerede güney cephede
ölümler sağarım hayatımdan adımdan andımdan
SAKIZ
Gavur gavur ağrır başım
Kaşlarım çatılır bakışım sert
Bıyıklarım sarkar ağzıma
Cami cephesinde pencerede
GÜN GELİR BAYIM
Siz şüphesiz hürsünüz
Bir solucanın bir beyaz balığın
Yemin edersiniz yapışkan yanına
İnsan üzerine yemin edersiniz.
akşamdır
alkışlar
gecenin şah damarını
sükûn içinde
kahve fincanı
bir ucundan
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!