Bilecik’te atılmıştı Osmanlı’nın temelleri.
Üç kıtaya yayılmıştı yardımı,sevgisi,elleri.
İlköğrenimini burada tamamlayan biri var,
İlerde bilgisi becerisi ile ülkesini kucaklar.
Beş taş,yakan topu,halat çekme,
Mendil kapma, ip atlama, körebe...
Bu oyunları hatırlatmak istedik size,
Unutulan oyunlarda kaldı sobe...
ÜŞÜŞEN KUŞLAR
Üşüşen kuşlar konmaz oldu pencereme,
Bu yüzden pencerem kuşsuz,sessiz kaldı.
Yem var mı diye bakmıyorum tencereme?
Tencerem bulgur, yiyecek ile dolu kaldı.
Günler, haftalar, aylar durmaz geçer.
Mayısın son haftası içinde yaşıyoruz,
Hava her gün değişik gömlek seçer.
Üşüten havanın haline tabi şaşıyoruz.
Yaratan susuz bırakmaz tüm canları.
İnsanlar iyi olduğu zaman,
Kötü buralardan kaybolur,
Boşuna değil iyileri araman,
Çünkü kötü olanlar kovulur...
Dağların üzerinde bulut olduğu zaman,
Sıcaklık azalır havada serinleme başlar.
Seni korkutmasın dağda görülen duman.
Vücuda serinlik verir balkonda uyuman.
Bulutlar gökyüzünde görülmeye başlar.
Biz öğretmeniz, yurdun her yanında.
5 günümüz geçer okullarda.
Hafta sonu ise kurslarda.
Bulunuyoruz be her gün okulda.
Sabahleyin toplar tüm öğrencileri,
Ye,gez,yap…Ama paylaşma gülüm,
Zannetme ben ölümsüz gülüm,
Solar yaprakların boynun bükülür,
Çünkü uzak değildir herkese ölüm…
Nefis sofralardan kur nefsine sun,
YAZ BİTİYOR…
Yaz veda ediyor olsa da bizlere,
Yaz günleri gibi sıcak günler yaşanır…
Güneşin sıcaklığı vurur yüzlere,
Bedenden, yüzlerden ter boşanır…
Yaz geldi diye içim kıpır kıpır,
Durmak bilmiyor ki bedenim,
Sanki kanat çırpıyorum pır pır,
Seni takip eden bir gölgenim...



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!