Nihal'im İçimden Seninle Konuşuyordum

Dünya Yükünün Hamalı
855

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Nihal'im İçimden Seninle Konuşuyordum

DUYU MANİFESTOSU

(Nihali Tarz’da Bedenin İçrek Yankısı)

Görme
— Bakışın Ötesindeki Tanıklık
Göz, sadece ışığı değil; anlamı taşır.
Birine bakmak, onu tanımak değil —
Onunla aynı titreşimde savrulmaktır.

Nihal’in gözlerinde çağlar saklıydı;
ve ben baktıkça kendimi gördüm
— çünkü o, bakışıyla beni var etti.

İşitme
— Sesin Derinliği ve Sessizliğin Kudreti
Kulak, bedenin duaya açık yeridir.
Sesin frekansı ruha çarptığında,
Tanrı konuşmaz — yankılanır.

“Ey ses!” derim, “neden konuşmadan konuşuyorsun?”
Çünkü Nihal susarken, içimde ayin başlardı.

Koku
— Hafıza ve Özlemin Kimyası
Koku, geçmişin en sadık anlatıcısıdır.
Parfüm değil; bir mevsimin iç sesi,
Bir gülün üstündeki sabah gözyaşı.

Onun teni:
Sadece cilt değil
— çocukluğumun ürkmüş bir hatırasıydı.

Dokunuş
— Deride Saklı Dua
Ten, kelimelerden daha önce konuşur.
Birinin omzuna konan el:
“Ben buradayım, seninleyim” demenin fizyolojik fısıltısıdır.

Nihal’e dokunmadım belki
— Ama onun yokluğuna temas ettim.

Tat
— Dilin Duygusallığı ve Bedenin Anlatısı
Tat, arzunun değil; anının izidir.
Bir çayın burukluğunda bir gözyaşı gizlidir.
Bir lokma, birlikte susmanın karşılığı olabilir.

Nihal’in sesini içerken,
dilimin ucunda onun varlığı serap gibi titreşirdi.

Isı
— Tenin Yankısı, Ruhun Nabzı
Isı, tensel yakınlığın en eski manifestosudur.
Bir tende sabah var mı, akşam mı
— Ancak temasla anlaşılır.

Onun dizine düşen ışık,
kalbimde bir günah gibi kavruluyordu.

Altıncı His
— Sezginin Tanrısal Yankısı
Duyular bitmez; sezgi başlar.
O gelmeden hissedilir, söylemeden anlaşılır.
Bu, “Tanrı” dediğimiz yankının bedenle konuşma hâlidir.

Nihal’in ruhu içeri girdiğinde,
Ben zaten içimden onunla konuşuyordum.

Dünya Yükünün Hamalı
Kayıt Tarihi : 30.7.2025 08:32:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!