Seven yürek yazsa ateş dökermiş
Beyaz kağıt harlanırmış Azizim
İki mevsim bir tepeye çökermiş
Siyah saçlar karlanırmış Azizim
Arar elbet nasibini karınca
Ne sarp imiş şu Maraş'ın dağları
Yolcu garip, kervan garip, yol garip
Boyun büktü Şarkışla'nın bağları
Bahçe garip, diken garip, gül garip
Geçemedik yüce dağlar içinden
Alaca buluttur göz bebeklerim
Kirpiğim yağmuru karacak gibi
Elli yıl,otuz yıl,kırk yıl beklerim...
Gurbetten sılaya varacak gibi ,
İçimde gemiler kağıttan ince ,
İçinden sildiysen karı yağmuru
Yazdığım şiiri yaş diye oku
Hayaller alemi beyazdan duru
Uykusuz gecemi düş diye oku
Yağmuru buluta, ateşi küle;
Şimdi değil! Şafak göğü sökende ,
Yıldız aya baktığında gel bana ,
Derin mana vardır batan dikende ,
Yürekten of çektiğinde gel bana .
Eritmeden güneş dağın karını ,
Senindir çiçekler senindir arı
Umutlar bahara baksın istersin
Senindir diyorum cam kenarları
Soluğun dışarı çıksın istersin
Mahal yok diyerek kör endişeye
Varlığın har oldu !Yokluğun soğuk
Buz olan yüreğim... Senden hatıra
Vuruldum sesimden harflerim boğuk
Söz olan sukunet... Senden hatıra ,
Boynuma taktığın hasret kolyesi
Ruhumda şarkılar notasız değil
Hüzzamın divanı tel senden ise
Yürüyor yüreğim rotasız değil ,
Çöl olsa geçilir yol senden ise
Her yanık yolcunun içtiği sudan ,
Gece vakti kendim ile başbaşa ,
Kaldığımda sen gelirsin aklıma.
Yüreğimi , umarsızca, kör taşa ;
Çaldığımda ,sen gelirsin aklıma...
Seni söyler ,mavi pınar ,ak dere ,
Ağustos ayında gül üşüyordu
Bülbülün dilleri seninle gitti
Gül bile kaderle çelişiyordu
Papatya falları seninle gitti
Sen şiir olmuştun yazmak işimdi
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!