Önce, evlenmiş adam. Resmen nikahlı olmuş.
Yetmemiş... başka bulmuş; dînî nikahlı olmuş!
Sonra, kırıştırmış da bir başka bulduğuyla;
İsmini koyamamış; zevkî nikahlı olmuş!
Hey Efendi! Dünyada gezip tozarsın. Hürsün.
Sözün, özünden olsun; gelişsin, filiz sürsün.
Merak edip bakarsan O Kuran-ı Kerime,
İslam dediğin şeyin tekliğini görürsün.
-Ah İstanbul-
Sana, Sen'den baktım Aziz İstanbul.
Nüfus, dokuz milyon olmuş; iyi mi?
Taşra illerinden çıkıp ta gelen,
Bağrına yerleşmiş, solmuş; iyi mi?
Bir adam laptop almış, değeri diller kesmiş!
Görünüş şık ve güzel; üstünden gözler geçmiş!
Laptopu otosunda bırakıp gitmiş adam;
Döndüğünde bakmış ki yerinde yeller esmiş.
Adam, giden laptopu bir sevgili bilmez mi? !
-Bunu nasıl yapmış? -
Adam, büyük oynamış, ortaya zarı atmış!
Haramlardan yüz bulmuş, parmak atarak tatmış!
Son kozu, seksen adet daireymiş Adamın;
Bulmuş bilmeyenleri, beşyüz kişiye satmış!
Kimi insan çalışır, işini bilen olur.
Kimi, ömür tüketir, gözleri gülen olur.
Haysiyeti bilmeyen, şereften anlamayan,
Mal-mülk sevdası ile, elaça gelen olur.
Makam denilen değer akla sadaret ola.
Devlet yönetenlerde adle hararet ola.
Azından ve çoğundan bahsedilirse eğer;
Demokrasi denilen, laftan ibaret ola.
(10 Ekim 2006)
Demokrasi sözünü, aşkla kutan kutana!
Sivili, askerlerden, üstün tutan tutana!
İyi günler gelirmiş, oluşan değişmeyle! ..
Laflar süslü edilmiş, alıp yutan yutana.
-Prosedür işleyince...-
Seçim dendi Mecliste. Halk önüne gidildi.
Halka güven duyanlar, vekil diye seçildi.
Meclisin kürsüsüne tek tek çıktı vekiller;
Namus referans oldu; hakça yemin edildi.
Deniz, umman misali, gösterdi kendisini;
Dalga kıvrımlarıyla, meziyetini andı.
Ilık esen rüzgara, karıştırıp sesini;
Geçmişteki izleri, farkedemezler sandı.
Bilir mi, kaç karakter balık yaşar içinde?
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!