Seninle yanyana olduğumuz gecelerde
Ben günahlarımızı üzerime alıp
Senin cennetteki hayalini kuruyordum
Bütün gece dudaklarım teninin her zerresinin kokusuyla buğulanmış bir parçasıydı.
Kalbimin öylesine müsterih oluşu
Odamdan içeri girdiğin o çocuksu sesindi.
Yanımda olduğun vakitlerde aklıma en çok
Senden gittiğim sensiz geçirdiğim günlere acıyorum.
Seni tanımadan geçen her gün ne kadar rezil olsada
Hazin sıcaklığını öyle derinlerde hissetsemde
Ölümün her ne kadar soğuk bir kelime olduğunu bilsemde
Hiçbir zaman vazgeçmedim gözlerinden
Bizim mahallede sokağa atılmış bir yatak!
Yatağın yastığında iki kafa izi.
Birinin saçları kuşların en güzel hali
Diğeri cumartesi geceleri kadar güzel.
Kedi tüyleri uçuşuyor soluk çarşafında
Kız kulesine yandan bakan profil resimli kızların
Şairini seven kız beni seviyormuş.
Hay senin dijital saçlarına dijital gözlerine
Çökmüş masumiyetine önümde bulunan klavyenin ucuna
Tıka tıka tak tıka tıka tak basa basa
Orhanla,cahitle,safiyle...
Mısralarımın başlangıcı olan dudakların
Gülümsediğim salatada
İçtiğim rakıda bile yok.
Neredesin?
Bir haber?
Yoksun sen.
Davut amcanın yörük kızı Züleyha'yı
Bir vakit öpeceğim alnından.
Çiçeğini alıp,
Dudağını İstanbul'da.
Ellerinden tutup,
Yanağını Bodrum'da.



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!