Ah, güzel yüzlü İskenderiyeli,
Zekasıyla karanlığa ışık saçan
Sevgili Hipatiya!
Söyleyin bana,
Sizce kaç aptal sorar,
Bu yıldızlar neden düşmez,
gökyüzünden?
Diyen bilge kadın,
Bugün de yıldızlar gökyüzünde
Sorulduğu günden beri,
Ama aptallar da hep aynı aptal
Dünden beri,
Değişmediler hiçbir zaman,
Ne kadar safmışım!
Tamamen değiştiklerine,
inanacak kadar saf,
Bu linç, bu güruh,
Her daim ölüm, dehşet ve yıkım,
Binlerce hurafe altında.
İnanç pazarlığın yapıldı,
Baş piskopos tarafından,
Cadı ilan edildin, büyücü,
İskenderiyeli filozof,
Sevgili Hipatiya!
İki şey üçüncüye eşitse,
hepsi birbirine eşittir,
Hipotezini savunsan da
Duruşundan ödün vermedin,
Seni seven iki erkeği,
denkleminin dışında tutarak,
Canının pahasına.
Ah sevgili Hipatiya!
Seçilen parlaklığın, ışığın,
kadınlığın, farklılığın,
Bu meziyetlerin,
tüm günahların.
Suçlu aranırken,
suçlu seçildin,
Kefaretini ödeyen,
İsa'ya rağmen,
Yeni günahlar işlendi,
Yeni çarmıhlar gerildi,
Günah cehennemi, hiç sönmedi
Sevgili Hipatiya!
Cennet sevdasına rağmen,
Agora'nın göbeğinde,
Kıydılar sana,
Sevgiye köle, iyiliğe köle, şefkate köle
Kurtulamadın,
Bilime köle Hipatiya!
Sokak ortasında savunmasız yürürken,
yakalandın, özgür Hipatiya!
Gökyüzüne aşık,
Doğruluğa aşık,
Gerçekliğe aşık, Hipatiya!
Tanrı seni korusun,
kız kardeş ve anne,
Diyen öğrencilerin dahi,
koruyamadı karanlık gölgelerden,
Haleluya nidalarıyla,
götürüldün mabetlerine,
Kurbanlık ak bir koyun gibi,
Hepsi sevgisiz, hepsi karanlık,
Siyah üstleri, içleri gibi,
Soydular, çırılçıplak ettiler,
göründü beyaz ten, utandın,
Seni soyan müridler ise utanmadı,
Kadın vücuduna aç bir edayla,
İnandıkları tek Tanrı'nın evinde.
Yoktu ellerinde bıçağı,
Koştular kentin sahiline,
Topladılar suç aleti,
Biraz kırık çömlek,
biraz deniz kabukları,
Deniz kabuğundan silah mı olur hiç?
Kapı süsü olmak varken,
Bürünmüşse gözlerine kan,
silah da olur ağaç dalından,
midye kabuğundan,
Sapladılar her bir yerine,
Önce gözlerinin ışığını söndürdüler,
İnançları güçlüydü, vahşet ölçüsünde
Aktı iki göz nurun,
kaydı gökten iki yıldız.
Bizi birleştirenler,
ayıran şeylerden daha fazla,
hepimiz kardeşiz,
Diyen sevgili Hipatiya!
Hangi yüzyılda olursak olalım,
Milattan önce, milattan sonra,
Acımız hep aynı,
dinmedi acılarımız.
Kız kardeşim, bacım,
Sevgili Hipatiya!
Yıldızları düşüremediler gökyüzünden,
Sirius yıldızından da parlak,
yeni bir yıldız yükseldi gökyüzüne
İşte bu sensin, sevgili Hipatiya!
Emine Baran
Kayıt Tarihi : 18.9.2025 21:27:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!