On yaşında. Başlar evin işine
On ikide sürme çeker kaşına
On dördünde ateş düşer döşüne
On beşinde gözler kaymaya başlar
On altıda söyler halin bilene
On yedide gelin gider yerine
On sekizde iyi bakar erine
On dokuzda çocuk dövmeye başlar
Yirmi sinde doymaz gezer eğlenir
Yirmi birde kaynanaya söylenir
Yirmi ikide kaynatadan huylanır
Yirmi dörde ayrılık artık demeye başlar
Yirmi beşte çoluk çocuk çoğalır
Yirmi altıda geçim derdi bunalır
Yirmi yedide sıkuntıdan dolanır
Yirmi sekizde kader demeye başlar
Otuz beşte artık beden yavaşlar
Kırk yaşında sürmesiz kalır kaşlar
Kırk sekiz de dökülür sırma saçlar
Ellisinde yaşlandık artık demeye başlar
Elli beşte yorgun olur dizleri
Atmışında biraz görür gözleri
Atmış beşte kırışmıştır yüzleri
Yetmişinde asaya binmeye başlar
Yetmiş beşte kendi yemek yiyemez
Sekseninde elbiseyi giyemez
Seksen beşte hallerini diyemez
Doksanında göçü gitmeye başlar
Budur her yaşta kulun dünü bu günü
Lefu mhfus ile bellidir insanin ömrü
Âşık refiki artık bekle sende gününü
Kara toprak, ta sualler yeniden başlar
Kayıt Tarihi : 5.11.2008 15:21:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!