Umarsız kalabalığa karıştın kızıl endamınla,
Ve yitip gittin gözlerimin önünden.
Elbette gözyaşlarının,
Hicrana faydası yok…
Çünkü biliyorum,
Yüreğinin sesini dinlemeyecek,
Ve dönmeyeceksin yeniden…
Bugün, sensizliğimin ertesi…
Güneş yalnızlığıma doğuyor artık,
Yıldızlar kaybettiler bin asırlık ferlerini,
Gündüzün karanlığında kayboluyorum,
Ve yokluğuna alışmaktan korkuyorum…
Ben, yani şu vefasız maşuk,
Bu sevgiye layık olamazdım zaten,
O liyakati bulamadım yüreğimde zira…
Sevmeyi beceremediğim gibi,
Sevilmeyi de; işte, kahretsin! ..
Yüzüme gözüme bulaştırıyorum,
Şu kadar senelik ömrümde
Başrolünü oynadığım mutluluk piyesini
Uyandığımda da bitmeyen
Görkemli rüyalarıma çevirmiştin
Kalabalığın ortayerindeki yapayalnız kalbimin,
Esas kızı, doğmamış güneşi olmuştun,
Ve muhabbet huzmesiydi bakışların
Keşke şimdi yanıbaşımda olsaydın,
Otursaydın karşımda sadece
Ve hiç konuşmadan, uzatsaydın kalbini bana…
Sarılsaydı bedenlerimiz,
Gözyaşlarımız birlikte aksaydı sinelerimize...
Ah bebeğim…
Yanıbaşımdaki hatıraların
Yüreğimi kanatır oldu artık…
Güllerin ve zambakların
Suni güzellikleri arasında
Seni arıyor gözlerim…
Heyhat,
Birgün ansızın geliverdiğin gibi,
Sineme saplayıp hicran hançerlerini
Firakını bana yoldaş ettin
Ve yine ansızın, çektin gittin…
Kayıt Tarihi : 29.5.2004 12:41:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!