Mürekkebi koyu bir kalem var elimde,
Kağıt katran...
Sokaklarda kaos, köşklerde düğün var.
Sapanlara sürülmüş hazineler,
Ateşe verilen ise bir ulu çınar...
Bilenen kılıçlarla örülü artık gökkubbe
Mikail ile Azrail aynı semada kanat çırpıyor bu gece
İradeler diz çökerken celladının önünde
İtibar edilmez olmuş Türk' ün kadim töresine
Pir Sultan ölmemişken hala Sivas' ta
Dadaloğlu' nun şiirleri yankılanırken Toroslar' da
Bir ulu kurdun ruhu dolaşırken Hatay Dörtyol' da
"Hangi zalime kaldın ?" sorarım dünya !
Bir gece ansızın yükselen kırk gür sese,
Gürz ve ok şarkılarına eşlik etti yağmur; hatırla !
Zulmün en koyu anında parlayan hürriyeti
Ölse de yenilmeyen Kürşat' ı hatırla !
Kâh Musa oldu adımız Firavun' un sarayında
Kâh İbrahim' dik alevler arasında
Mazlumun nidası yankılanıyorsa semalarda
Yeni değil hiçbir şey, hatırla !
Ezelden kopup gelen ağır bir miras bu dava.
Kayıt Tarihi : 26.5.2025 06:34:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!