Sabaha çıkmaz bu hasta...
Karanlık odası,
matem dolu... Her yeri..
Tüm alemi yasta ve yanmış
olan köhne bacası
hastanın,is dolu... Her yeri...
Sabaha çıkamaz bu hasta!
Gücü yok uğraşmaya!
Her şeyi düzeltmeye...
Yorgun...Yatıyor karanlıkta.
Uykudan kapanmayan gözlerin
kanıyla parlıyor gecenin her yeri
ve tek aydınlığı bu, kara gecenin...
Sabaha çıkmaz bu hasta,çıkamaz...
Yaralanmış çok ağır savaşta.
Girdiği her hengameden var
bir hasarı ve çoktan kaybetmiş
savaşlarını,
umutlarını...
Unutmuş yıldızların
parıltılarını...
"Her şeyi düzeltmeye kalkışmanın yok ettiği"
Yok etmiş kendi hayatını!
Geriye birkaç saati kaldı
bir de kandan gözyaşları.
Çok yoruldu artık...
Belki de kapanmalı göz kapakları
ve durmalı artık
her şeyi düzeltmeye kalkıp
her şeyi berbat eden adımları...
Sabaha çıkmaz bu hasta...
Az kaldı sonsuz uykusuna...
Mahmur gözlerinin ortasında
yok parıldayan renkler
ve karanlık kapladığında
geceyi, cephesinde bekler
onu kaderi karşısında.
Sabaha çıkmaz bu hasta...
Sabah da doğmuyor zaten şakaklarına!
Bir işaret ki huzuru zulmünden beter bir hal.
Yüzlerce asır geçse unutulmaz bu acı ahval!
Kin tutsa paslanır gecenin sonunda bu sual
ve cevap arıyor olsa da gözleri al al,
yine de sabaha çıkmaz bu hasta...
İstemez de dönmek geri hayata
sabahın kibirli ilk ışıklarında...
Kayıt Tarihi : 22.9.2025 01:31:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!