Hasret Mektupları 3 Şiiri - Murat Nail G ...

Sabaha yakın bir gecenin ardında
Güneşten erken doğdum yine hayata,
Gözlerini ovuştururken yaşam
Hayata günaydın diyor kim bilir kaç can,
Kaç kelebeğin son gecesi idi bu
Ölüm meleği kurarken her köşe başına pusu,
Sevdasızlıklara mahkûm olmuş ne çare
Sevdaların rehavet uykusu…

Sunduğun busenin görünmeyen ucunda
Ne keskin zehir varmış meğer avucunda,
Seven kalbim şahit olmasaydı bu garip masala
Aldanır mıydım gözlerinde açılan fala,
Yanar tutuşur muydum bende deli-deli
Yakar mıydım karaya vuran tüm gemileri?
Kaç efsunlu sevda can verdi militan bakışında
Kaç bahar artığı telef ettin kışında?
Kaç Mecnun unutmuş kaç vefasız Leyla’yı
Hele ki; bir de aylardan Ramazan ayı.
Açılırken imanlı avuçlar Sema’ya
Yine kaldın gönlüm sevda çölünde yaya…

Belki de bu son ağustosudur avare ömrümün
Eylülleri hüzünle yaşanan on binlerce dünün,
Taşımıyor yaşlı yürek artık kederi, gamı
Rüzgârda kalmış, üşüyor, kapatmadığımdan camı.
Hangi yarım kalmış düşün kahramanıyım ben,
Söyle bu aşkın bedeli kaç damla yaş gözlerinden?
Sana esir bakışlarla yazılan her şiirde
Yaşıyorsun an be an, gülümsüyorsun bir de,
İlk tanışmamızda içtiğin bir bardak çayı
Üzerine dökerek mi bitireceksin bu rüyayı?

Simli geceler düşlemiştim oysa
Yıldızlı semalarda huzur rengi kaçamaklar,
Rüyalarımdan hesap soracak saçımdaki aklar.
Bir gün bensiz okuyacaksan hasret mektuplarımı,
At gitsin karanlıklara sende kalan yarımı.
Yapboz oyunu değil ruhum kadar derin sevdam,
Bir Allah bir de aşk önünde eğilen bu adam.
İki yaşam arasındaki o en keskin çizgide bana
Bir nefes sevgi yaşat, tek arzum bu anlasana.
Serdengeçti âşıklardan kalma bu son canı
Sana adamışım gör gülüm, anla hatanı.

Dün gece ay şavkında yakamozları saydım
Öyle sarhoş oldum ki, ne yıkıldım, ne aydım,
Notasız besteler yaptım dalgaların sesiyle
Çocukça sevmişim meğer çocukluk hevesiyle.
Kör etmiş gözlerimi özlemlerimin sesi
Öksüz yüreğimin yok ki senden başka kimsesi.
Hatalarımı yüzüme vurma, şaşkınlıktan say
İnanmazsan sor bak, şahit halime Dolunay.
Böyle sevgi tatmamıştım, kusuruma bakma,
Ya ecelim ol ya da ellerimi bırakma…

Murat Nail Güney İstanbul 29 Ağustos 2011