İlâhi,
Versen de beratimizi,
Almaya yüzümüz yok ki.
Vermesen de, esbâbını,
Bilmeye yüzümüz yok ki.
Öyle bir zerreyim ki ben bu âlem içinde,
Esâmemiz okunmaz ehl-i kalem içinde.
İki günlük dünyada ne yaman çelişki bu;
Tûl-ü emel beslerim tûl-ü elem içinde...
Sıddık Âbi gülünce yaman görünür…
Şâhidim, ahvâlinde îman görünür…
Gözlüğünün üstünden bakar kızınca,
İşte o an başında duman görünür…
Can evini sevda ile yandıran var; şükrolsun,
Adımızı dualarda andıran var; şükrolsun,
Şükrolsun ki bu çağda bir dilim ekmeğini
Aşkla aşkın tasına bandıran var; şükrolsun
Dün,
Kız çocuklarının
Diri diri gömüldüğü mâlum;
Ya dünkü kız çocuklarının
Diri diri yakmasına ne demeli?
Dünya ile ahiretin arası,/
Üç günlük yol olsaydı iki kılardık,/
Dört rekatlı farzları...
Kim demiş dünyayı üç günlük diye...?
’’Bir şey yap; güzel olsun
Çok mu zor? ‘’ dedi, Şems.
Dedim: Ecdat sözüdür
Güle mi?
Bu yolculuk güle mi?
Dünya güle hasretken,
Sen gül ile gül emi!
Bir esenliktir ki,
Yağar ta fecre kadar
Rahmet sağnağı...
Bir bilsen,
Kirimiz
Yüreğim mi kabaran yoksa Karadeniz mi?
Her dalgası içimden bir şeyler alıp gider…
Ah bu gurbet,bu gurbet; ah bu gurbet sadizm'i
Beni bir mavi-yeşil hasrete salıp gider.
Bulur muyum bilmem ki yeryüzünde arasam
DEĞERLİ KARDEŞİM EMEKLER HİÇBİR ZAMAN VE MEKANDA KARŞILIKSIZ KALMAZ! BUNUN BİLİNCİNDE YAZDIKLARININ DEVAMLI TAKİPCİLERİNDENİM.YENİ YOLLADIĞIN ŞİİRİNDE BİR HARİKA TEŞEKKÜRLER EDİYORUM.YÜREĞİNE VE KALEMİNE ALLAH KUVVET VERSİN.