On yedi ağustos on sene geçti
Yıkıldı yuvalar hane kalmadı
Feryat figan ile göz yaşı düştü
Seçti karanlığı güne kalmadı
Feryatlar içinde bütün insanlar
Bulut sarmış güneş batar akşamdan
Payız geldi a yaz harda galıfsan
Yaprak sarı inmiş yere dalından
Payız geldi a yaz harda galıfsan
Çölü cehenneme çevirdi gitti
Yıllar geçti sende bak,
Alnım açık yüzüm ak,
Bitti görev sende bak,
Selam sana okulum.
Atam dedi ilke bir,
Çiçekle bezenmiş süslenmiş dağlar
Kıvrılmış gidiyor incecik yollar
Gülşenler bağında öten bülbüller
Sevdiğim bahara selam söyleyin
Irmaklar dereler çayların akar
Kopardım yaprağı baktım takvime
On dört şubatta sevgililer günü
Bir destan yazayım bu güzel güne
On dört şubatta sevgililer günü
Yürekden yüreğe sevgi akışı
Sevgi hakikate giden doğru yol
Bu yolda her derde gama hazır ol
Günde nice defa yılda nice yol
Gül dibinde sevdiğine muhat ol
Bir çift değirmenin taşı gibiyiz
Gönüller okşanıp yüzler gülecek
Yarı gözler sevgililer gününde
Değer versen her çabaya değecek
Tatlı sözler sevgililer gününde
Bir hayalde bir hülyada gezilir
Keteyi kömbeyi sofraya dizer
Pişirir konağa pay terekeme
Kuzuda deriyi tulumluk yüzer
Demlemiş ocakta çay terekeme
Sediri otağı sohbet konağı
Kafkaslardır ana yurdun
Doksan üçte göçer oldun
Kars eline mesken saldın
Yaman sende terekeme
Mal davarın sürülerin
Kurban olurum vatana,
Ay yıldızlı bayrağına.
Aşığına ozanına,
Bize destan yazanına.
Kurban olurum şehide,
eskişehirdeyim
11 yaşındayım
bayanım